TEKNO-FEODALLER VE UYANANLAR
2024-11-15
Yazar: Zeynep
Son günlerde dünya gündeminde, özellikle Trump’ın Amerika’da yeniden aday olup olmayacağı ve bunun Türkiye üzerindeki potansiyel etkileri üzerine sıkça konuşulmakta. ABD başkanlık seçimleri, sadece Amerikalılar için değil, birçok ülkenin vatandaşları için de oldukça kritik bir mesele haline geldi. Özellikle Ortadoğu'daki savaşlar, Ukrayna'da yaşanan çatışmalar ve silah yardımları gibi konular, dünya genelindeki pek çok insanın hayatını etkiliyor.
Söz konusu seçimler, birçok birey için yaşamsal tehditleri de beraberinde getiriyor. Başka ülkelerde insanların hayatı üzerindeki etkileri düşünüldüğünde, ABD'nin uluslararası ilişkileri oldukça sorgulanabilir hale kolayca geliyor. Bu noktada, geleneksel sol-sağ ayrımının geçerliliğini kaybettiği, bunun yerine daha farklı kategorilerin gündeme gelmesi gerektiği düşünülüyor.
Amerika’da Demokratlar ve Cumhuriyetçiler olarak iki ana parti bulunuyor. Demokratlar, kendilerine bu dönem “uyanıklar” (woke) demeyi tercih ederken, Cumhuriyetçiler ise onları alaycı bir dille “Tekno-feodaller” olarak adlandırıyor. Bu kavram, bir yandan yüksek teknoloji kullanan gerici zihniyetine işaret ederken, diğer yandan sistemi korumaya çalışan, bilginin ve teknolojinin altında yatan güç ilişkilerini sorgulamaktan kaçınan bir anlayışa dikkat çekiyor.
Uyanıklar hareketi, iklim değişikliği ve çevresel sorunlar konusundaki duyarlılıklarıyla öne çıkarak, sosyal adalet ve kimlik politikaları çerçevesinde toplumsal yapıyı değiştirme iddiasında bulunuyorlar. Ancak bu söylem, bazı kesimlerde tepkilere yol açmakta. Örneğin, geleneksel aile yapısını eleştiren bu akım, birçok insan için kabul edilemez bulunuyor.
Demokratların geçtiğimiz dönemdeki kayıpları, parti içindeki bölünmelere yol açtı. Hatta bazı Demokratlar, ABD’de yaşamayı sürdüremeyeceklerini dile getirerek yurtdışına çıkmayı düşünmeye başladılar. Bu olağanüstü durum, Trump'ın yönetime gelmesiyle daha da dikkat çekici hale geldi. Trump’ın, “küreselleşmeye karşı Amerikancılık” söylemi, birçok kişinin kafasında soru işaretleri oluşturuyor. Nitekim hâlihazırda Amerika'nın silah sanayisi birçok ülkeye bağımlı durumda ve bu durumun ekonomik etkileri belirsizliğini koruyor.
Son olarak, Elon Musk’ın etkisiyle “DOGEcoin” gibi kripto paraların popülaritesi yükselişte. Kripto paralarla ilgili Musk’ın görüşleri, onları daha da değerli kılma potansiyetine sahip. Ancak bu tür gelişmelerin uzun vadede ne gibi sonuçlar doğuracağı hala merak konusu.
Pentagon’un gücünün yanı sıra, Trump ve Musk gibi isimlerin etkisi, uluslararası dengeleri değiştirebilir. Ancak hangi grup iktidara gelirse gelsin, geleneksel değerlerin korunması gerektiği düşüncesi, tüm dünyanın dikkat etmesi gereken bir gerçek olmaya devam ediyor.