Haber Merkezi – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye devrim sürecinin, Türkiye ve bölge için tarihi bir fırsat sunduğunu belirtti. Erdoğan, "Suriye'de yeni bir dönem başlıyor ve bu süreç 911 kilometrelik sınırımızı doğrudan etkiliyor. 13 yıl süren katliamın sona ermesiyle beraber, bölgedeki azınlık baskısı ve zulmünden kaçan Suriyeli mazlumlara sahip çıkmaya devam edeceğiz," dedi.

Ankara'da düzenlenen İdareciler Günü Programı'nda konuşan Cumhurbaşkanı, Suriye'deki gelişmelerin Türkiye için son derece önemli olduğunu vurguladı.

Erdoğan, insanlığın acılarını dindirmek adına yapılan çalışmalara dikkat çekti ve şu ifadeleri kullandı: "Devletimizin temel anlayışı insana ve insanlığın ortak değerlerine dayanmaktadır. Biz mazlumların yanında durmaya ve onları korumaya kararlıyız. Savaş ve zulümden kaçan Suriyeli kardeşlerimize ev sahipliği yapmanın gururunu yaşıyoruz."

Suriye'deki savaşın ve iç karışıklıkların ardından, ülkenin yeniden inşası için uzun vadeli projelere ihtiyaç olduğunu kaydeden Erdoğan, ekonomik kalkınma, tarım ve sanayi stratejilerinin önemini vurguladı. Ayrıca, öldürülen insanlar, toplu mezarlar ve insan kayıplarının Suriye'de yaşanan acıların altını çizdi.

"Suriye’ye olan maddi kaybımız 500 milyar doları aşmıştır. Bu durum, sadece Suriyeliler için değil, tüm bölge için hayati bir durumdur. Uluslararası toplumun daha fazla katkıda bulunması gerekmektedir," diyerek uluslararası işbirliğinin önemine işaret etti.

Erdoğan ayrıca, Türkiye’nin Suriye'deki tüm planlarını masaya yatırdığını ve bu süreçte kimsenin işlerini lekelemeyeceğini belirtti. "Kimsenin leke buluşturmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Suriye’de güvenli geri dönüşleri yöneteceğiz. Vatanlarına dönmek isteyen Suriyelilere her türlü kolaylığı sağlayacağız," dedi.

Son olarak, Erdoğan, "Suriye devrimi, hem ülkemizin hem de bölgenin önünde tarihi bir fırsat penceresi açmıştır. Terörsüz Türkiye idealimizi gerçekleştirmek için bu fırsatı en iyi şekilde değerlendireceğiz" diye vurguladı.

Tüm bu gelişmeler, Suriye’nin geleceği ve bölgedeki istikrar için büyük bir önem taşıyor. Türkiye'nin bu bağlamda oynayacağı rol, ilerleyen dönemlerde şekillenecek.