Dünya

Büyük Felaket: Kartalkaya'daki Otel Yangını ve Protestoların Artan Şiddeti

2025-01-22

Yazar: Ahmet

Sırbistan'ın kuzeyindeki Novi Sad kentinde, 1 Kasım 2024 tarihinde tren istasyonunun girişindeki beton sundurmaların çökmesi sonucu 15 kişinin hayatını kaybetmesi, ülkede büyük bir infial yarattı.

İstasyonun kısa süre önceki yenileme çalışmaları sırasında monte edilen cam paneller için eklenen çelik yapısının çökmesine neden olduğu ortaya çıktı. Bu durum, günlerce süren protestoların fitilini ateşledi. Sosyal medyada başlayan eleştiriler, zamanla sokaklara yansıdı ve hükümeti sıkıntıya sokan büyük bir gösteri dalgasına dönüştü.

Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, sıkça yolsuzluk iddialarıyla anılan bir isme dönüştü. İnşaat ihalelerinin sürekli aynı şirketlere verilmesi, kamuoyunda derin bir güvensizlik yarattı. Bu nedenle, Novi Sad’daki trajedide kaybedilenler için düzenlenen sessiz anma törenleri, giderek büyüyen bir protesto hareketinin parçası haline geldi.

Eylemler sırasında, Belgrad’da binlerce insan, devlet televizyonu RTS’nin önünde toplanarak hükümetin yanlış politikalarını protesto etti. Protestocular, ellerinde 'Hepimiz sundurmanın altındayız' yazılı pankartlar tutarak, hükümetin kayıtsızlığına dikkat çekmeye çalıştılar.

İnşaat, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Goran Vesic ile İç ve Dış Ticaret Bakanı Tomislav Momirovic, protestolar sonrası istifa etti. Bu istifaların ardından, Vesic'in de aralarında olduğu 11 kişi gözaltına alındı. Ancak Vesic, delil yetersizliğinden serbest bırakıldı.

Cumhurbaşkanı Vucic, protestocuların taleplerini yerine getireceğini ve gerekli belgelerin kamuoyuyla paylaşılacağını duyurdu. Fakat, 800’den fazla belgenin açıklanması talebiyle başlayan süreçte şimdilik sadece 195 belge yayımlandı ve bu belgeler, ihale finansmanı ile ilgili olmayan konulardı. Bu durum, halkın öfkesini daha da artırdı.

Protestolara ek olarak, üniversite öğrencileri ve öğretmenlerin organize ettiği grevler de eylemlere iştirak etti. Son olarak, bir gösteri sırasında araç çarpması sonucu ağır yaralanan 19 yaşındaki hukuk öğrencisinin durumu, halkın tepkisini bir kat daha arttırdı.

Bu yangın olaylarında kaybedilen 79 insanın hayatı ve bu gerçekleştirilen protestolar, toplumun devletle olan bağlarını sorgulamasına neden oldu. Geçmişte bir otel olarak bilinen Grand Kartal, Sırbistan’ın en lüks kayak merkezlerinden biriydi. Ancak şimdi, bu otel ve onun yöneticileri ciddi bir denetim altına alınmalı. Yetkililerin, yangın güvenliğiyle ilgili önlemleri almakta ne kadar başarısız olduğu, acı bir şekilde gözler önüne serildi.

Tarih boyunca pek çok soruna ev sahipliği yapan ve denetlenmesi zor olan otel işletmecileri arasında yer alan bu isimlerin, artık kamunun gözünde sürekli bir hesap verme sorumluluğu taşımaları gerekiyor.

Yangın sonunda yaşanan kayıplar, sadece bir otel felaketi değil, aynı zamanda denetim eksiklikleri ve yolsuzluk iddialarının sonucunda yaşanan bir trajedi. Sırbistan’da halkın artık bu tür sorumsuzluğa daha fazla tahammül edecek gücü kalmadı. Şimdi herkes, bu acıyla dolu olayların ve kayıpların hesabını sormak için birleşiyor. Bu felaket, toplumun gözünde bir dönüm noktası olabilir ve gelecekteki denetim eksiklikleri için bir uyarı niteliği taşıyor.