Ülke

Ayşenur Ezgi'nin Otopsi Raporu Açıklandı: Sıcak Gelişmeler!

2024-09-18

Batı Şeria'da barışçıl bir gösteri sırasında İsrail askerlerinin katılımcılara ateş açması sonucunda başından vurularak ağır yaralanan ve hastanede hayatını kaybeden Ayşenur Ezgi Eygi'nin İzmir Adli Tıp Kurumu'nda otopsi incelemesi tamamlandı.

Rapor, Eygi'nin vücudunda bir adet ateşli silah mermisi girişi olduğunu ve bu yaralanmanın tek başına ölüm amacıyla meydana geldiği belirtiliyor. Bu tavsiyeye göre, mermi çekirdeği girişi etrafında yanık, duman, is ve barut kalıntıları tespit edilmediği için "atışın uzak mesafeden yapıldığı değerlendirilmektedir" denildi.

Raporun dikkat çekici bir diğer kısmı ise, otopsi sırasında Eygi'nin cesedinden 6 adet metalik cisim çıkarılması. Bu parçalar, delil niteliği taşıdığı için Cumhuriyet Başsavcılığı'na teslim edildi.

Otopsi sonucunda, ölümün ateşli silah yaralanması nedeniyle meydana gelen beyin dokusu harabiyetine bağlı olduğu kanaati ifade edildi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Eygi'nin öldürülmesinin ardından Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın bir soruşturma başlattığını hatırlatarak, bu kapsamda Filistin Devleti’ne gerekli adli yardım talebini ulaştırdıklarını belirtti. Tunç, konu hakkında Filistin'de yapılan bir soruşturma olduğunu, toplanan delillerin ve otopsi süreçlerine ilişkin tüm belgelerin Türkiye'ye sunulduğunu aktardı.

Tunç, Ayşenur Ezgi'nin uzaktan ateş edilerek başından vurulması neticesinde şehit olduğu bilgisini verirken, Filistin adli makamlarının elindeki mermi çekirdeğinin yeniden incelenmesi talebinde bulunduklarını da vurguladı.

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde devam eden soruşturmada Eygi ile ilgili tüm bilgi ve belgelerin sunulacağı belirtilen açıklamada, Tunç ayrıca Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi'ne de başvurduklarını ifade etti.

Tunç, Ayşenur'un hedef alındığını ve planlı bir şekilde ateş açıldığını düşündüklerini ifade ederek, Filistin'deki çatışmalara karşı duyarlılığı artırmak amacıyla yapılan gösterilerde Eygi'nin katıldığını ve bu süreçte bir hedef haline geldiğini belirtti.

Biliyoruz ki Ayşenur, ABD'de önemli bir üniversiteden mezun olduktan sonra mezuniyet töreninde Filistin'deki insan hakları ihlallerine dikkat çekmek için Filistin bayrağını açmıştı. Bu eylemi ona karşı bir takibin başladığını düşündürüyor.

Ceza soruşturmasında da gerekli adımların atılacağını ve tüm belgelerin toplandığını dile getiren Tunç, Türkiye'nin adalet arayışını sürdüreceğini ve bu meselede gereken hukuki sürecin işletileceğini belirtti.

Ayşenur'un dramı yalnızca bir bireyin trajedisi değil, aynı zamanda Filistin topraklarındaki mücadelenin bir sembolüydü. Uluslararası Dayanışma Hareketi kapsamında, barışçıl eylemlerde yer alan bir insan hakları aktivisti olarak, onun hayatı bir çok kişiye ilham kaynağı oldu. Gerçekten de Eygi, 2003'te İsrail buldozeri tarafından öldürülen Rachel Corrie gibi, ötekileştirilmiş insan hakları mücadelesinin avukatıydı. Ne yazık ki, kendisi de bu mücadelenin bir parçası olarak acı bir sona doğru gitti.