Yapay zekanın evrimi, özellikle büyük dil modellerinin (LLM) eğitim süreçleri, teknolojik gelişmelerin merkezinde yer alıyor. Bu modeller, devasa metin veri setlerinden öğrendikleriyle doğal dil işleme alanında çarpıcı başarılar sergiliyor. Ancak bu eğitimin arkasındaki etik ve yasal meseleler, sürekli gündemde kalmaya devam ediyor.

Son günlerde sosyal medya platformu Meta'nın CEO'su Mark Zuckerberg, LLAMA (Large Language Model Meta AI) yapay zeka projeleriyle ilgili olarak karıştığı skandallarla dikkat çekiyor. İddialara göre, Zuckerberg'in şirketi, giderek büyüyen bu teknolojiye destek vermek için korsan e-kitaplar ve makaleler içeren bir veri seti kullanmaya onay verdi. Bu kapsamda açılan dava, Kadrey v. Meta adını taşıyor ve Meta'nın, LibGen adındaki korsan kaynakları kullanarak eğitim yapmasına izin verdiği öne sürülüyor.

KORSAN VERİLERLE EĞİTİM SKANDALI

LibGen, telif hakkıyla korunan eserleri dağıttığı için pek çok kez mahkemeye çıkmış ve ağır cezalarla yüzleşmiş bir platformdur. Davacılar, Meta'nın çalışanlarının bu durumdan haberdar olduğunu, dolayısıyla şirketin yasal bir mücadelenin ortasında kalabileceğini vurguluyor. Meta'nın savunması ise, Amerikan adalet sisteminde 'adil kullanım' (fair use) doktrinine dayanarak telif hakkı ile korunan eserlerin eğitim amaçlı kullanılabileceğini iddia ediyor.

İÇ YAZIŞMALARDA ŞOK EDİCİ DETAYLAR

Meta'nın iç yazışmalarına ulaşan belgeler, Zuckerberg'in bu data setinin kullanılmasına onay verdiğini gösteriyor. Daha da önemlisi, şirketin veri setindeki telif hakkı bilgilerini manipüle etmek için bir program geliştirdiği ve olası ihlallerin izini kaybettirmeye çalıştığı iddia ediliyor. Bu durum, şirketin etik standartlarını sorgulanır hale getiriyor.

TORRENTLEME SKANDALININ PERDE ARKASI

Ayrıca, Meta'nın LibGen'i torrentlemesi de başka bir telif hakkı ihlali iddiası olarak gündeme geldi. Torrentleme, dosyaların internet üzerinden yayılmasını sağlarken, Meta’nın da yasal olmayan içerik dağıtımına karıştığı öne sürülüyor. Şirketin baş mühendislerinden Ahmad Al-Dahle'nin, çalışanların torrentleme konusundaki endişelerini hiçe saydığı ve bu yola başvurduğu belirtiliyor.

Bu gelişmeler, Meta'nın yapay zeka eğitim süreçlerinin nasıl bir etkileşim içinde olduğuna ve bu tarz yaklaşımların getirdiği yasal risklere dair çarpıcı sonuçlar doğurabilir. Bu sorunların daha fazla büyümesi, yaptığı işin sorumluluğunu taşımayan pek çok teknoloji devini gündeme getirebilir. Meta'nın geleceği üzerindeki belirsizlik, şirketin yapay zeka projelerine dair güvenilirliğini sarsabilir.