Teknoloji

Yapay Zeka Korkusu: Geoffrey Hinton İnsanoğlunu 10 Yıl İçinde Yok Olma Tehlikesiyle Uyarıyor

2024-12-30

Yazar: Ayşe

Nobel Ödüllü Profesör Geoffrey Hinton, güçlü yapay zeka sistemleriyle karşılaştıklarında insanların üç yaşındaki bir çocuk kadar savunmasız olabileceğini açıkladı. Hinton, bu yapay zeka teknolojisinin insanlığın sonunu getirebilecek bir tehdit oluşturduğunu ve bu ihtimalin önümüzdeki 10 yıl içinde yüzde 10’dan yüzde 20’ye yükselebileceğini belirtti.

BBC Radio 4'te yayınlanan Today programında konuşan Hinton, geçmişte bu tehditin olasılığını yüzde 10 olarak değerlendirdiğini, ancak günümüzde bu sayının yükseldiğini ifade etti. Beklentisi, insanlardan daha zeki yapay zeka sistemlerinin önümüzdeki 20 yıl içinde ortaya çıkacağı yönünde. Hinton, teknolojinin hızla ilerlemesi karşısında hükümetlerin düzenleyici önlemler alması gerektiğine dikkat çekerek, piyasanın kendiliğinden güvenliği sağlayamayacağına vurgu yaptı.

Geçtiğimiz yıl Google’daki görevinden ayrıldığını söyleyen Hinton, yapay zekanın kötü niyetli kişiler tarafından kullanılmasından endişe duyduğunu belirtti. ‘Kendinizi yetişkin birinin karşısındaki üç yaşındaki çocukla karşılaştırın. Biz o çocuk olacağız’ diyerek durumu oldukça çarpıcı bir şekilde açıkladı.

Hinton, yapay zekanın kontrolsüz bir şekilde gelişmesinin yaratabileceği risklere dikkat çekti. Özellikle, insan zekasını gerektiren görevleri yerine getirebilen bu sistemlerin kontrolden çıkmasının sonuçlarının yıkıcı olabileceğini ifade etti.

Dünyaca ünlü teknoloji şirketlerinin kar motivasyonu ile hareket etmesinin yetersiz olduğunu savunan Hinton, düzenleyici yasaların hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti. "Büyük şirketlerin sadece kar odaklı yaklaşımları yapay zekanın güvenli bir şekilde gelişimini sağlamayacaktır. Kapsamlı düzenlemelere ihtiyaç var” dedi.

Son olarak, Hinton'un bu açıklamaları sadece akademik bir uyarı değil, aynı zamanda insanlığın geleceği açısından kritik bir tartışma başlatıyor. Yapay zekanın yükselişiyle birlikte, toplumsal, etik ve ekonomik boyutların nasıl şekilleneceği, dünya genelinde hükümetlerin ve toplumların en önemli konularından biri haline geliyor.