Dünya

Trump'tan Netanyahu'ya Sert Uyarı: 'Anlaşmaya Var ya da Gideriz!'

2025-01-18

Yazar: Ayşe

İsrail ile Hamas arasında esir takası ve ateşkes anlaşmasına ulaşılması için baskı yapan ABD, 20 Ocak'ta göreve başlayacak olan Seçilmiş Başkan Donald Trump'ın İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'ya yönelik sert uyarılarının arkasındaydı. Hamas siyasi büro üyesi Besim Naim, "İsrail ile Gazze arasındaki ateşkes anlaşması, Trump ve Ortadoğu Temsilcisi Steve Witkoff olmadan mümkün olamazdı" dedi.

Witkoff, geçen hafta Netanyahu'ya iletmek üzere Trump'tan aldığı talimatla, "Anlaşmayı yap!" mesajını taşıdı. Witkoff, Netanyahu’ya "Başkan Trump, İsrail'in büyük dostu oldu ve artık geri ödeme zamanı geldi" dedi.

Witkoff'un önemli bir diplomatik görüşmeden haberdar bir kaynağa göre, "Diplomatik ilerlemeler sona ermeli" diyerek Netanyahu'ya, karar alma süreçlerinin hızlanması için İsrailli müzakerecilerin gerekli yetkiye sahip olması gerektiğini iletti. Witkoff'un seyahatinin ardından Netanyahu, anlaştıkları çözümü görmek üzere Katar'a hızlı bir şekilde müzakere heyeti göndermeye karar verdi.

Ancak Netanyahu'nun daha önce göstermiş olduğu temkinli yaklaşım dikkat çekti. 15 Ocak akşamında duyurulmasına rağmen, Netanyahu hükümeti anlaşmayı onaylamakta tereddüt etti. Geçmişteki duraksamaları ve mevcut şartların altında, Trump'ın uyarılarıyla hareket etmeye başlayan Netanyahu, hızlı bir uzlaşı sağlama çabasına girdi.

Washington Post'un son raporuna göre, Netanyahu’nun koalisyon ortaklarına, savaşın yeniden başlayabileceği konusunda gizli mesajlar gönderdiği iddia ediliyor. WSJ'ye konuşan bir kaynak ise, herkes anlaşmaya uyduğu takdirde Trump'ın ikinci aşamada daha anlamlı müzakereleri teşvik edebileceğini belirtti.

Hamas yetkilisi Besim Naim, Trump yönetiminin baskısının anlaşma üzerinde belirleyici bir rol oynadığını vurguladı: "Trump’ın baskısı olmadan bu anlaşmanın sağlanması mümkün değildi. Witkoff son günlerde burada kalmıştı ve tüm detayları inceleyerek, özellikle İsrail hükümetine baskı uyguluyordu" şeklinde konuştu.

Naim, anlaşmanın gecikmesinde sadece İsrail'in değil, Biden yönetiminin de sorumluluğu olduğunu belirtti: "Gecikmenin büyük oranda, Biden yönetiminin isteksizliğinden kaynaklandığını düşünüyorum. Bu durumu aşmak için daha hızlı bir diplomatik yaklaşım ve destek gereklidir." Anlaşmanın hayata geçirilmesi için ABD'nin etkili bir rol oynaması gerektiği bir kez daha gözler önüne serildi.