ABD'nin 47. başkanı seçilen Donald Trump, Kanada'nın 51. eyalet olmasını istiyor. Trump, “Birlikte ne kadar büyük bir ulus olurduk!” diyerek bu birleşmenin avantajlarına dikkat çekti.

Trump, Kanada'nın ABD ile birleşmesinin gümrük tarifeleri ve vergiler açısından büyük faydalar sağlayacağını belirtti. Trump’a göre, “Kanada'daki birçok kişi 51. eyalet olma fikrine bayılıyor. ABD, Kanada'nın ayakta kalabilmesi için gerekli yardımlara daha fazla katlanamaz. Justin Trudeau da bunu biliyordu ve istifa etti.”

Trump'un konuşmasında, Kanada’nın bir ulus haline gelmesi durumunda gümrük tarifelerinin ortadan kalkacağını, vergilerin düşeceğini ve bölgedeki Rus ve Çin gemilerinin tehditlerine karşı güvenliklerinin artacağını savundu.

Ayrıca Trump, önceki başkanlık seçimlerinin ardından Kanada'dan gelen ürünlere %25 gümrük vergisi getirebileceğini belirtmişti. Bu durumu, Kanada'nın sınır ve ticaret sorunlarını çözememesi halinde uygulamaktan bahsediyor.

Eski başkan, Trudeau ile daha önceki görüşmelerinde ise, “Geçen akşam büyükanne Kanada valisi Justin Trudeau ile akşam yemeği yemekten memnuniyet duydum” diyerek alaycı bir dil kullanmıştı. Bu da Trump'un Kanada'ya karşı daima bir büyüklük arayışı içinde olduğunu gösteriyor.

Trump'ın bu cesur teklifleri, Kanada'nın siyasi atmosferinde tansiyonu artırırken, “Trump endişesi” adı altında yeni tartışmaların başlamasına neden oldu.

Sonuç olarak, Trump'ın bu açıklamaları, sadece siyasi bir söylem değil, aynı zamanda ABD'nin uluslararası ilişkilerde nasıl bir yol haritası çizebileceğine dair de önemli ipuçları sunuyor. Bakalım önümüzdeki günlerde bu birliktelik konusunda neler gelişecek?