İran Dışişleri Bakanı Abbas Araççi, New York'ta yaptığı basın açıklamasında, İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki askeri çıkmazından kurtulmaya çalıştığını vurguladı. Araççi, "İsrail hedeflerine ulaşamayacak ve işlediği suçların karşılığını alacak," ifadelerini kullandı.

Al Mayadeen gazetesinde yer alan habere göre, Araççi, İsrail'in bölgedeki gerginliği artırma çabalarının "çok tehlikeli" olduğunu ve tüm uluslararası toplum için bir tehdit oluşturduğunu ifade etti. Bu açıklamalar, uluslararası ilişkilerde gerginliği artıran bir gelişmenin habercisi olarak dikkat çekiyor.

Araççi, aynı zamanda, İsrail'in Lübnan'daki Hizbullah komutanlarına yönelik saldırı girişimlerinin "bölgeyi ve kendisini uçurumun eşiğine sürüklemek isteyen aciz bir varlığın umutsuz bir girişimi" olduğunu belirtti. Bu sözler, İsrail'in askeri hamlelerine gelen sert tepkilerin bir parçası olarak görülüyor.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 79. oturumuna katılmak üzere New York'a giden Araççi, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan'ın da aynı oturuma katılmak için Pazar günü New York'a gideceğini açıkladı. Bu durum, uluslararası arenada Orta Doğu meselelerinin daha fazla ön plana çıkacağı bir sürecin yaşandığını gösteriyor.

Cezayir'in talep ettiği Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi oturumunda, Lübnan'a yönelik saldırıların bölgesel savaşı tetikleme riskine karşı uyarılar yapıldı. BM Siyasi İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Rosemary DiCarlo, "Şiddet sarmalının genişleme riski çok ciddi ve Lübnan, İsrail ile tüm bölgenin istikrarına büyük tehdit teşkil ediyor," değerlendirmesinde bulundu.

DiCarlo, 17-18 Eylül'de Lübnan'da olayların ardından "Mavi Hat"ta yaşanan gerginliğin endişe verici olduğunu, BM Lübnan Özel Koordinatörü Jeanine Hennis-Plasschaert'in gelecek hafta istişareler için İsrail'e gideceğini bildirdi. Bu durum, uluslararası toplumun bölgedeki çatışmaları önlemek adına harekete geçme çabalarını artırdığının sinyalini veriyor.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in de artan risk karşısında alarm vererek, tüm taraflara itidal çağrısında bulunduğunu hatırlatan DiCarlo, "Taraflar üzerinde nüfuzu olan ülkelere şiddetle bunu kullanmaları çağrısında bulunuyorum," dedi.

Gidişatın engellenmemesi halinde yaşanacak acıların daha büyük olacağı uyarısında bulunan DiCarlo, "Bu çılgınlığı durdurmak için çok geç de değil. Hala diplomasi için alan var ve gecikmeden kullanılmalı," diye ekledi.

Lübnan Dışişleri Bakanı Abdallah Buhabib ise, "Bu saldırıların savaş tarihinde eşi benzeri yok," vurgusunda bulundu. İsrail'in saldırılarının ardından sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamayı geri çektiğini belirten Buhabib, "İsrail, bu terör saldırısıyla uluslararası insani hukukun en temel prensiplerini ihlal etmiştir," ifadesini kullandı.

Buhabib, İsrail'in hiçbir zaman suçunun hesabını vermediği için ihlallerini sürdürmeye devam ettiğini ifade ederken, bu durumun statükoya dönüşmesine izin verilmemesi gerektiğini ekledi. "İsrail, bölge halklarıyla barış sağlamadan Doğu'da ayakta kalamaz. Bu da Filistin halkına 75 yıl önce bu örgüt tarafından sözü verilen meşru haklarının ve devletlerinin verilmesiyle olacaktır," diye belirtti.

Buhabib, BMGK'nın İsrail'i saldırılarını sonlandırmaya zorlamaması durumunda "çok büyük bir patlama" olacağını öngördüğünü aktararak, "Bu patlama hem doğuyu hem de batıyı etkileyecek ve tüm dünyayı Ortaçağ'a geri götürecektir," uyarısında bulundu. Son olarak, "Önünüzde savaş ve çekmecelerinizde BMGK kararları var. Seçim sizin. Barış ya da ateş arasında bir seçim yapmanız gerekiyor," dedi.