Antalya'da Rüşvet Skandalı Patlak Verdi!

Antalya Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik rüşvet iddialarıyla gündeme gelen tutuklama, iş insanı Fazlı Ateş’in savcılıktaki ifadesiyle daha da çalkalanıyor. Ateş, savcıyla yaptığı görüşmelerde geçmişini ve ihaleler üzerindeki etkisini açıkladı.

Fazlı Ateş'in Olaylarla İlgili İfadesi!

Ateş, eğitim hayatını Niğde'de tamamladıktan sonra 1992’de Ankara’ya gittiğini, sonra iki yıl boyunca boş gezdiğini ve konfeksiyon işinde çalışmaya başladığını belirtti. 1994 yılında tanıştığı arkadaşıyla birlikte peyzaj işleri yapmaya başladıklarını ve 2019-2020 yıllarına kadar bu işten kazanç sağladıklarını ifade etti.

Belediyeden kazandığı ihalelerle ilgili konuşan Ateş, "İlk ihale Kemer Belediyesi çatı onarım işiydi. Belediye ihalesine girmem için maddi durumum yeterli değildi. Bu nedenle daha küçük bütçeli ihalelere yöneldim" dedi.

Ateş’in İddiaları ve Karşı İfadeler!

Tutuklanan başka bir iş insanı olan B.Ç. ise, Ateş’in Gökhan Böcek ve Muhittin Böcek ile samimi olduğunu iddia ederek, rüşvet ödemeleriyle ilgili iddialarda bulundu. Bunun üzerine Ateş, "Bu iftiradır, kesinlikle asılsız" diyerek karşılık verdi.

3,8 Milyon Lira İddiası!

Ateş, B.Ç.’nin kendisine 6 milyon 105 bin lira ödendiğini ve Emniyet Müdürü İlker Arslan adına 3 milyon 871 bin lira alındığına yönelik ifadelerini hatırlatarak, "B.Ç.'den iş kurmak için borç aldım ama rüşvet değil" dedi.

Yine, B.Ç.'nin kendisinden 2 milyon elden borç istediğini ifade etti. Ateş, "Ödeme yapamadığım için ailemin evini verdim, ödemeleri yapmak için borç aldım" şeklinde konuştu.

Dolaşan Paralar ve Dostluk İlişkileri!

Fazlı Ateş, İlker Arslan ile arkadaşlık ilişkisi olduğunu vurgulayarak, kendisine gönderdiği paraların dostluk amaçlı olduğunu söyledi. Ateş, "Bu paraların rüşvetle ne alakası var?" dedi.

Kriminal İnceleme ve Tutarsızlıklar!

İl Emniyet Müdürü İlker Arslan ile ilgili sıcak gelişmeler kamuoyunu sarstı. Arslan, daha önceki ifadelerinde Ateş’e 5 milyon TL karşılığında arsa sattığını iddia etti, ancak Ateş bunun 2 milyon lira olduğunu söyledi. Tapu kayıtları ise bu satışa dair herhangi bir işlem göstermedi.

Sonuç!

Bu olay, Antalya'da rüşvet ilişkilerinin ne denli derin olduğunu gözler önüne sererken, ilgili otoritelerin bu durumla nasıl başa çıkacağı büyük bir merak konusu. Kamuoyunun dikkatle takip ettiği bu dava, ilerleyen günlerde daha fazla skandalın ortaya çıkmasını da beraberinde getirebilir.