Sağlık

Şok Gelişme: Azerbaycan'da İlk Maymun Çiçeği Vakası! Sağlık Yetkilileri Uyardı!

2025-01-18

Yazar: Hatice

Azerbaycan Sağlık Bakanlığı ve Tıbbi Bölgesel Birimler Yönetim Birliği (TABIB), 2-11 Ocak tarihleri arasında yurt dışına turistik gezi amacıyla giden 22 yaşındaki bir Azerbaycan vatandaşı ile maymun çiçeği virüsünün tespit edildiğini duyurdu. Hastanın izole edildiği ve tedavi sürecinin hastanede devam ettiği belirtildi. Bu durum, dikkatleri yeniden maymun çiçeği salgınlarına ve sağlık önlemlerine çekti.

MAYMUN ÇİÇEĞİ DÜNYA GENELİNDE ALARM VERİYOR!

Dünya genelinde maymun çiçeği vakaları artmaya devam ediyor. 2025'in ilk haftasında Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nde yaşanan salgın nedeniyle 20 kişi hayatını kaybetti. Ayrıca, 2024 yılı boyunca 66,063 şüpheli vaka rapor edildi ve 1366 kişi maalesef bu hastalık yüzünden hayatını kaybetti. Sağlık Bakanlığı, tüm dünya ülkelerinin virüsle mücadelede acil önlem alması gerektiğini vurguluyor.

Sierra Leone'de de 2 maymun çiçeği vakası tespit edildi ve Sağlık Bakanı Dr. Austin Demby, durumu acil durum olarak ilan etti. Demby, bu durumun halk sağlığı açısından ciddi tehdit oluşturduğunu ve etkili önlemlerin alınması gerektiğini kaydetti.

TEMAS YOLUYLA BULAŞABİLİYOR

Maymun çiçeği virüsü, kemirgen hayvanlar ve enfekte bireylerden insanlara bulaşabiliyor. Enfekte bireylerin vücut sıvılarına veya döküntülerine temas, hastalığın bulaşmasına yol açıyor. İlk belirtiler, virüsle temas sonrası 5 ile 21 gün içinde ortaya çıkıyor. Yüksek ateş, baş ve kas ağrıları, lenf bezlerinde şişlik, yorgunluk, titreme gibi belirtiler hastalıkla birlikte görülebiliyor.

Bu virüs, ciltte su çiçeğine benzer kabarcıklara neden oluyor ve özel bir tedavi yöntemi bulunmamakta. Ancak, antiviral ilaçlarla tedavi süreci uygulanıyor. Çoğu hasta hastalığı hafif geçiriyor ve birkaç hafta içinde iyileşiyor.

Sağlık uzmanları, özellikle maymun çiçeği vakalarının artışı ile alınacak önlemlerin önemine dikkat çekiyor. Bu tür virüsler, uluslararası seyahatlerin artmasıyla birlikte daha fazla yayılma riski taşımaktadır. Vatandaşların hijyen kurallarına dikkat etmesi ve kalabalık ortamlarda bulunmaktan kaçınması öneriliyor. Hem yerel sağlık otoritelerine hem de uluslararası örgütlere büyük sorumluluk düşmektedir. Bu durum, bizleri gelecekteki sağlık krizlerine karşı hazırlıklı olmamız gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor.