Sessiz Pandemi: HPV! Her 4 Kadından 3’ünü Etkiliyor… 'Kansere Dönüşebilir' | Hangi Önlemleri Almalıyız? Nelere Dikkat Edilmeli?
2025-01-04
Yazar: Mehmet
HPV, 200'den fazla tipte virüs içeren bir aileye aittir ve bu virüslerin bazı türleri ciltte siğil oluşumuna neden olabilir. Ancak asıl endişe verici durum, HPV'nin kansere yol açabilme potansiyelidir. HPV'nin yaklaşık 15 tipi, özellikle rahim ağzı kanseri başta olmak üzere, bazı ciddi kanser türlerinin gelişmesine zemin hazırlayabilir.
HPV ile kanser arasındaki ilişki, ilk kez 1980'lerin başında Alman bilim insanı Harald zur Hausen tarafından keşfedilmiştir. Bu keşif, HPV'nin bazı türlerinin rahim ağzı kanseri ile ilişkilendirildiğini ortaya koymuştur. Bu bulgular sayesinde Hausen, Nobel Ödülü'ne layık görülmüştür. Günümüzde HPV'nin kanserle bağlantılı türleri, kadınlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açabilmektedir.
Ocak ayı, HPV farkındalık ayı olarak bilinmektedir. Bu ayda HPV'nin yaygınlığı, etkileri ve aşının önemi hakkında toplumu bilgilendirmek amacıyla çeşitli etkinlikler düzenlenmektedir.
Dünya genelinde yapılan araştırmalar, herhangi bir kadının yaşamının bir döneminde HPV virüsüne maruz kalma olasılığının %80 civarında olduğunu göstermektedir. Bu istatistik oldukça şaşırtıcıdır ve bu virüsü kapan kadınların sayısı giderek artmaktadır. HPV'nin yaygınlığı ve potansiyel tehlikeleri göz önüne alındığında, farkındalık oluşturmak ve doğru önlemler almak her zamankinden daha önemlidir.
HPV nasıl kansere dönüşebilir? Araştırmalar, HPV pozitif olan 100 kadından 60'ının virüsü bir yıl içinde kendiliğinden vücutlarından attığını, kalan 40 kadından ise 15’inin zamanla kanser öncesi lezyonlar geliştirdiğini göstermektedir. Yani, HPV enfeksiyonu çoğu zaman vücut tarafından atılabilir; ancak bazı kadınlarda virüs kalıcı hale gelmekte ve kanser öncesi lezyonlara yol açabilmektedir.
Bu durum, HPV'nin rahim ağzı kanserine dönüşme riskini artırabileceği anlamına gelmektedir. Erken teşhis ve müdahale ile bu risk azaltılabilir. HPV'nin kansere ilerlemesi sürecine yönelik üç noktada müdahale yapılabilir: HPV kapmayı engellemek, kapılan HPV'yi tedavi etmek ve HPV taramaları ile öncül lezyonları erken teşhis ederek müdahale etmek.
Günümüzde HPV virüsüne karşı kesin bir tedavi bulunmamaktadır. Ancak, HPV kapılmasını engellemek ve ilişkilendirilen hastalıkların erken teşhisini sağlamak konusunda etkili araçlara sahibiz: aşı ve tarama!
HPV aşısıyla ilgili toplumda bir korku bulunmaktadır. Birçok kişi, aşının ciddi yan etkilere yol açabileceğinden endişe duymaktadır. Ancak bilimsel veriler, HPV aşılarının son derece güvenli olduğunu ve diğer aşılarla benzer şekilde basit yan etkiler dışında herhangi bir ciddi yan etki oluşturmadığını göstermektedir. Dünyada HPV aşısı ile ilişkilendirilen felç veya ölüm vakası bildirilmemiştir.
Önemli bir nokta, aşının mevcut HPV virüsünü tedavi etmediğidir. Tüm aşılar gibi HPV aşısı, yeni enfeksiyonların oluşmasını engeller. Bu nedenle, aşının en etkili olduğu dönem, cinsel ilişki başlamadan önceki çocukluk ve ergenlik dönemidir. Dünyadaki sağlık otoriteleri, 9 yaşından 26 yaşına kadar tüm çocuk ve gençlerin aşılanmasını önermektedir.
Unutulmaması gereken bir diğer önemli husus, HPV taramalarının ve aşının sadece kadınlar için değil, erkekler için de önemli olduğudur. HPV erkeklerde de genital siğillere ve başta orofarenks kanseri olmak üzere bazı kanser türlerine yol açabilmektedir. Bu nedenle HPV'nin önlenmesi, herkes için kritik bir sağlık meselesidir.