Sağlık

Saman Nezlesi ve Soğuk Algınlığı Arasındaki Farklar: Siz de Mistik Alerjilere Dikkat Edin!

2024-09-26

Saman nezlesi, halk arasında alerjik rinit olarak bilinir ve hapşırma, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, gözlerde sulanma ve kaşıntı gibi belirtilere yol açar. Uzm. Dr. Özcan Oğurlu, özellikle bahar ve yaz aylarında artış gösteren saman nezlesinin bulaşıcı olmadığını, bu alerjik hastalıkların çoğunun kalıtsal olduğunu vurguladı. Ayrıca, iç ve dış mekanlardaki alerjenlerin saman nezlesini tetiklediğini belirtti.

Soğuk algınlığı, bulaşıcı bir hastalık olarak bilinirken, saman nezlesinin bulaşıcı olmadığını hatırlatmak önemlidir. Saman nezlesinde ateş beklenmezken, soğuk algınlığı durumunda kas ve eklem ağrıları görülebilir. Alerjik rinit, genellikle bahar ve yaz aylarında polenlerin artmasıyla daha yaygın hale gelirken, soğuk algınlığı daha çok kış aylarında görülmektedir. Eğer kişinin alerji hassasiyeti varsa, ağaç, çimen, çiçek, bitki polenleri, küf mantarları, ev tozu akarları ve evcil hayvan tüyleri gibi etkenler alerjik nezle belirtilerini artırabilir.

Baharla birlikte artan polenler, mevsimsel alerjilerin en büyük tetikleyicileri arasındadır. Bunun yanı sıra, evcil hayvanlardan ve ev tozu akarlarından kaynaklanan alerjiler ise yıl boyunca görülebilir.

Tanı konulurken, vücudun alerjenlere karşı ürettiği immünoglobulin E (IgE) seviyesinin ölçülmesi faydalıdır. Deri prick testi ile de vücudun herhangi bir alerjene karşı hassasiyeti anlaşılabilir. Bu test, ön kol derisinde yapılan küçük deliklere alerjen uygulanarak, oluşan reaksiyonun gözlemlenmesiyle gerçekleştirilir.

Dr. Oğurlu, burun spreyi şeklinde kullanılan kortizonun sistemik yan etkilerinin olmadığını ve bu tür ilaçların kullanılmasında endişe duyulmaması gerektiğini vurguladı. Burun akıntısını ve tıkanıklığını giderecek dekonjestan ilaçların da kısa süreli kullanılması önerilmektedir. Alternatif olarak, alerjik süreci etkileyen lökotrin reseptör blokerleri gibi ilaçların yanı sıra, belirli bir alerjene karşı duyarlılık söz konusu ise aşı tedavisi (immünoterapi) de göz önünde bulundurulmalıdır.

Alerjik hastalıkların önlenmesi, tüm hastalıklar gibi kritik öneme sahiptir. Özellikle mevsimsel şikayetler belirli aylarda artıyorsa, belirtiler başlamadan önce bir doktora başvurulması tedavi sürecine büyük katkı sağlar. Polen yoğunluğunun yüksek olduğu bahar ve yaz aylarında araçların ve evlerin camlarının kapalı tutulması, elektrikli süpürgelerde filtre kullanılması, halı ve battaniye gibi toz tutabilecek eşyaların azaltılması önerilir. Yastık ve yataklarda koruyucu kılıfların kullanılması ve evcil hayvanların yatak odalarından uzak tutulması da alerji riskini azaltmanın yollarındandır.