ABD'de Donald Trump'ın tekrar başkan seçilmesiyle birlikte Ukrayna savaşındaki herkes pozisyonlarını gözden geçiriyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Trump'ın 20 Ocak 2025'te göreve başlamasının ardından Ukrayna'daki hedeflerine ulaşabilmek için büyük bir taarruz hazırlığı yapıyor. Bu esnada, Biden yönetimi, Avrupa ülkeleri ve NATO üzerinden Kiev yönetimine destek vermek için acil bir plana girişmiş durumda.

Büyük Hamle: İlk Hedef Kurs

Putin yönetimi, Ukrayna cephesindeki saldırgan taraf olarak ön plana çıkıyor. Rusya, içeride seferberlik ilan etmeden cepheye asker gönderebilmek için kişi başı 30 bin dolar ödemeyi göze alırken, Kuzey Kore ile yapılan stratejik ittifak sayesinde yaklaşık 12 bin Kuzey Kore askerini çatışma alanına gönderdi.

ABD'den Onay!

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel, yakın zamanda yaptığı bir basın toplantısında, Rusya'nın doğu cephesine 10 bin Kuzey Kore askerinin gönderildiğini doğruladı. Putin, Koreliler dahil olmak üzere toplamda 50 bin kişilik bir orduyla Rusya'nın Ukraynalı güçlerin kontrolündeki Kursk bölgesini ele geçirmek için büyük bir taarruz planladığını açıkladı. Ayrıca, Donetsk, Lugansk, Harkiv, Zaporojye ve Herson bölgelerinde de ikinci bir taarruz için hazırlık yapıldığına dair bilgiler mevcut.

Zaman Kısıtlaması: Trump Gelmeden Harekete Geçilmeli!

Rusya'nın, Ukrayna'daki büyük hareketliliğini 15 Aralık tarihine kadar tamamlamayı planladığı Kremlin kaynaklarından sızan bilgilerle ortaya çıktı. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Putin'in Aralık ayının ikinci yarısında bir basın toplantısı düzenleme niyetinde olduğunu belirtti. Bu toplantıda Putin'in büyük bir zafer ilan etmesi bekleniyor. Rusya, Trump'ın görevine başlamasıyla birlikte Ukrayna ile ilgili masanın güçlü tarafı olmak arzusunda.

Blinken'ın Brüksel Ziyareti

Putin, Ukrayna cephesinde Batı ittifakına ağır darbe indirmeyi planlarken, Biden yönetimi de son hamlelerini yapmaya çalışıyor. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, aceleyle NATO karargahı Brüksel’i ziyaret ederek NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ile Ukrayna savaşını değerlendirdi. Blinken, “Ukrayna'ya ayrılan tüm destek ve mermiler son dolara kadar kullanılacak. Batılı ülkeleri, Ukrayna'yı Rusya'ya karşı yalnız bırakmamaya davet ediyorum. Savaşın kaybedilmesine asla izin veremeyiz” ifadelerini kullandı. Biden yönetiminin, Ukrayna'ya askeri yardım için henüz harcamadığı 9 milyar dolarlık bir bütçesi bulunuyor.

Diplomatik Gelişmeler

Bu arada, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile yaptığı telefon görüşmesinde iki ülkenin ilişkilerini değerlendirdi. Benzer şekilde, Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenski, ülkesinin doğal kaynaklarının ABD'li şirketlere açılması gerektiğini vurguladı. Zelenski, bu adımın ülkesinin ekonomik bağımsızlığı için önemli olduğunu belirtti.

Ukrayna savaşı siyasi, askeri ve ekonomik birçok faktörü içine alan karmaşık bir yapıya sahiptir. Bu süreçte izlenecek stratejiler, yalnızca bölgenin değil, tüm dünya siyasi dengelerini etkileyebilir.