Patatesler Tehlike Saçıyor: Gazlı Kangren Riski Açığa Çıktı!
2025-01-17
Yazar: Hatice
Çimlenmiş ve tomurcuklanmış patatesler, ciddi zehirlenmelere neden olabiliyor. Geçtiğimiz günlerde İzmir'de bir ailenin patates yemesi sonucu yaşanan zehirlenmede bir kişi hayatını kaybetti. Ölümün sebebi ise salmonella enfeksiyonuydu. Bu bakteri, bağırsak enfeksiyonlarına yol açarak ağır tablolarda ölüme kadar gidebiliyor.
Patates, temel bir besin maddesi olmasına rağmen, bazı durumlarda toksik hale gelebiliyor. Elde edilen veriler ışığında, patates zehirlenmesinin başlıca nedenleri arasında doğada bulunan zararlı bileşikler ile uygun olmayan depolama, hazırlama veya kirlenme yer alıyor.
Halk sağlığı uzmanı Prof. Dr. Çağatay Güler, ekonomik kriz dönemlerinde patates zehirlenmelerinin artış göstereceğini belirtti. Çünkü bu dönemlerde bozulmuş ya da geçerli olmayan ürünlerin tüketimi daha yaygın hale gelebiliyor.
Patatesler neden zehirleyici hale gelebilir? Güler'in ifade ettiğine göre, fazla güneş gören patatesler klorofil üretimi nedeniyle yeşerir ki bu, glikoalkaloidlerin seviyesinin arttığını gösterir. Solanin ve chaconine gibi glikoalkaloidler, patatesleri zararlılara karşı savunan doğal toksinlerdir. Filizlenen patateslerde bu toksinlerin seviyeleri daha yüksektir. Ezik, çürük veya kesik patateslerde ise bu toksinlerin artış göstermesi bir tehlike unsuru olabilir.
Güler, bu tür zehirlenmelerin belirtileri arasında mide bulantısı, kusma, ishal, karın ağrısı, baş ağrısı ve baş dönmesi olduğunu aktardı. Ağır vakalarda sinir sistemi etkileri de görülebiliyor. Ayrıca, patateslerin sıcak veya nemli koşullarda depolanması, glikoalkaloid oluşumunu artırırken, küflenmelere de yol açabiliyor.
Güler, uygun şekilde hazırlanmış konserve ya da folyo ile sarılı fırınlanmış patateslerde zehirli gazların oluşabileceğini vurguladı. Gazlı kangren, dokuda gaz oluşumuna sebep olan bakteriyel bir enfeksiyon olarak biliniyor ve son derece tehlikeli sonuçlar doğurabiliyor.
Patateslerin işlenmesi sırasında zararlı bakteriler veya kimyasallarla da kirlenebileceği uyarısında bulunan Güler, çiğ et ve temiz olmayan yüzeylerin bu tür kirliliklere neden olabileceğini belirtti. Ayrıca, yıkama veya pişirme için kirli su kullanılması da kirliliği artırıyor.
Yüksek sıcaklıkta pişirme yöntemleri ise içinde akrilamid adı verilen zararlı bir kimyasalın oluşmasına sebep olabiliyor. Uzun süreli akrilamid maruziyeti kanser riskini artırabilir. Güler, şu önemli noktaları vurguladı: "Patatesler aşırı pişirmekten kaçınılmalı ve kaynatma ya da buharda pişirme gibi daha sağlıklı yöntemler tercih edilmelidir."
Nadir de olsa, patateslerdeki belirli proteinlere karşı alerji gelişebilir. Bu alerjinin belirtileri ise kaşıntı, şişme ve mide bağırsak sorunlarıdır. Ciddi vakalarda ağır alerji şoku da yaşanabilir. Ayrıca, çürümüş veya kötü koku yayan patatesler zararlı bakteriler veya toksinler içerebildiği için bunların tüketiminden kaçınılmalıdır.
Patatesleri serin, karanlık ve kuru bir yerde saklamak oldukça önemlidir. Güneş ışığından ve yüksek nemden korunmalıdır. Yeşil, filizlenmiş veya hasar görmüş patatesler atılmalıdır. Pişirme sırasında glikoalkaloid seviyelerinin azaltılması için çiğ ve az pişmiş patatesler tüketilmemelidir.
Sonuç olarak, patatesleri güvenli bir şekilde tüketebilmek için uygun saklama koşullarını sağlamak, doğru pişirme yöntemleri kullanmak ve hijyen kurallarına uymak oldukça önemlidir.