Öcalan’dan Rojava Açıklaması

Abdullah Öcalan, son görüşmesinde Rojava’yı (Kuzey ve Doğu Suriye) ‘kırmızı çizgim’ olarak tanımladı. Pervin Buldan, Öcalan’ın bu ifadelerine vurgu yaparak, Rojava’nın kendisi için ayrılmaz bir parça olduğunu belirtti.

Barış Sürecinde Yeni Umutlar

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) üyesi Buldan, son görüşmelerin barış sürecine dair önemli bir kapı aralayabileceğini belirtirken, 2015’teki döneme kıyasla bu zamandaki farklara da dikkat çekti. MHP ve milliyetçi kesimin bu süreçteki destekleri, önceki dönemle kıyaslandığında şimdiki durumun daha olumlu olduğunu gösteriyor.

Devlet Akıl ve Bahçeli’nin Rolü

Buldan, Devlet Bahçeli’nin tutumunu ‘devlet aklının devreye girmesi’ olarak değerlendirirken, onun bu süreçteki performansını da öne çıkardı. Bahçeli’nin desteklediği bir barış sürecinin Türkiye’ye büyük katkı sağlayabileceği görüşünü savundu.

Öcalan’ın Komisyona Anlatacakları Var

Buldan, Meclis Komisyonu’nun Öcalan ile görüşmesinin gerekliliğine vurgu yaptı ve bu süreçte de önemli konuların ele alınacağını aktardı. Komisyonun gitmesi, sürecin akışında belirleyici bir adım niteliği taşıyor.

Rojava’nın Önemi ve Türkiye’ye Etkileri

Öcalan’ın ifadelerinde Rojava’nın Kürt halkının en büyük hassasiyeti olduğunun altı çizerken, Türkiye'nin bu konuda duyarlı olması gerektiğini ifade etti. Herhangi bir müdahalenin Türkiye içindeki Kürtler üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği uyarısında bulundu.

Kazan-kazan İlkesi ile Yaklaşım

Buldan, barış sürecinin ilerlemesi için Türkiye'nin Kürt halkının kazanımlarını tanıyan bir anlayışla yaklaşması gerektiğine inandığını vurguladı. Barış ve kardeşlik zemininde bir uzlaşı sağlanması halinde hem Türkiye’nin hem de Kürt halkının kazanacağı bir tablo ortaya çıkabileceğini ifade etti.

Sonuç Olarak

Abdullah Öcalan’ın Rojava ve Suriye üzerindeki hassasiyeti, bölgedeki dengelerin yeniden şekillenmesi açısından kritik bir öneme sahip. Bu durum, Türkiye’nin iç barışını sağlaması açısından da büyük bir fırsat sunuyor.