Son günlerde Getir'deki hissedarlar arasında yaşanan anlaşmazlık, dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Mubadala, Bloomberg ve Reuters'a yaptıkları açıklamalarda, Haziran ayında yapılan anlaşmanın gerekliliklerini yerine getirememeleri nedeniyle alternatif bir plan üzerinde çalıştıklarını duyurdular.

Getir'in kurucusu Nazım Salur, bu açıklamaların ardından duruma müdahil oldu ve sosyal medya üzerinden bir mesaj paylaştı. Salur, Mubadala'nın ortaklık anlaşmalarını hukuksuz bir şekilde yok saydığını ve yönetimi kendisinde tutma çabası içinde olduğunu iddia etti. "Mubadala bizim haklarımıza çökme niyetinde," diyerek durumu sert bir dille eleştirdi.

Salur, Mubadala'nın Hollanda merkezli Getir NV'nin yönetim kurulunu toplantıya davet etmeden topladığını ve burada yedi üyeyi dışarıda bırakarak yalnızca iki bağımsız yönetim kurulu üyesi ile bölünme kararını değiştirdiklerini belirtti. 19 Ocak Pazar günü gerçekleşecek olan olağanüstü genel kurulda imtiyazlı hissedarların bu kararın geçerliliğini onaylayacağını ya da reddedeceğini ifade etti.

Nazım Salur ile gerçekleştirdiğimiz görüşmede, Mubadala ile olan ilişkilerini ve yaşanan sorunların nedenlerini detaylandırdık.

Salur, Haziran 2024'te Mubadala ile yaptıkları anlaşmanın, Getir'in yeniden yapılandırılmasını sağlamak ve belli pazarlardan çekilerek Türkiye'ye odaklanmayı içeren yeni bir strateji oluşturduğunu belirtti. Bu yeni anlaşmanın, Türkiye'deki işleri bölecek olmasına rağmen, aynı uygulamada müşterilere hizmet vermeye devam edeceklerini vurguladı.

"Mubadala'nın kontrolündeki projeler; market işleri, yemek servisi, Getir Çarşı ve Getir Su gibi alanlar yönetimde kalacak. Biz ise azınlık hissedar olarak Getir dünyasında var olmaya devam edeceğiz," dedi Salur. Bu süreçte, detayların Ağustos ayına kadar tamamlanacağını kaydetti.

Getir, son dönemlerde artan rekabet ve hissedarlar arasındaki gerilimle zor günlerden geçiyor. Şirketin geleceğinin nasıl şekilleneceği ve hangi stratejilerle ilerleyeceği merakla bekleniyor. Salur'un açıklamaları, yatırımcılar ve kullanıcılar açısından önemli bir gündem maddesi olmaya aday.