Narin Güler’in katledilmesiyle ilgili davanın ilk duruşmasında sanıklar, tanıklar ve avukatlar dinlendi. Duruşmada mahkeme yönetiminin tutumu, toplumsal gerginliğin artmasıyla birlikte daha da merak konusu oldu. Mahkeme Başkanı Ramazan Dündar, alışılmış kalıpların dışında bir tutum sergileyerek dikkat çekti.

RAKAMLAR KONUŞUYOR

Duruşma esnasında, mahkeme başkanı gerilimli anlarda ortamı yumuşatmaya yönelik çabalar sergiledi. Zaman zaman tanıkların sorgulamalarında tepkileri kontrol altına alarak, biraz daha sakin kalmaya çalışan Dündar, avukatlara yönelik sert uyarılarda bulundu. "Burada yetki bende, gereğini yapacağım!" diyerek duruşmanın disiplinini bozmamalarını vurguladı. Ancak unutulmaması gereken bir gerçek vardı; kadife eldiven içinde bir demir yumruk vardı.

SOSYAL MEDYA ETKİSİ

Dündar, sosyal medya kullanımına dair söylediklerinde, duruşmaya yönelik yorumların kendisine ulaştığını belirtti. Dava süreci boyunca sosyal medyadaki tepkilerin mahkemenin algısı üzerinde bir etkisi olup olmayacağı merak ediliyor. İlk gün yoğun bir ilgi olması nedeniyle salonda yer kalmadığı gözlemlendi.

İLGİNÇ DİYALOGLAR

Sanık avukatları ve baro temsilcileri arasında yaşanan sert tartışmalar dikkat çekerken, duruşma sırasında Başkan Dündar’ın bir tanığın başında duygusal bir baskı oluşturarak gerçekleri söylemesini istemesi çok çarpıcıydı. Zihinsel engeli olan 15 yaşındaki bir tanık, "Galatasaray'lıyım" dediğinde, Dündar’ın bu durumla şaka yollu, "Ben Fenerbahçeliyim" diyerek çocuğun rahatlamasını sağlaması duruşmanın yumuşak anlarından biriydi. Ancak daha sonra sorduğu hassas soru, duruşmanın en kritik anlarından birini oluşturdu.

ÖZEL BİR DURUM

Mahkeme Başkanı, Enes Güler’in ailesine dair acı bir soruyla durumu gerginleştirecek bir yetki kullandı. Enes'in "Annemi soruyorsun, böyle bir şey olmamalı!" şeklindeki yanıtı, duruşmada duygusal bir an yarattı. Dündar sorusunun gerekliliğini söylerken, etkin sorular sorarak adaletin sağlanması hedefini unutmuyordu.

BASIN İLİŞKİLERİ

Mahkeme süreci boyunca basın mensuplarının nasıl bir tutum izleyeceği ve bunun toplum üzerindeki etkisi de merakla bekleniyor. Yazılı ve görsel medyanın durumu nasıl işleyeceği, adaletin sağlanmasına yönelik algıların değişip değişmeyeceği üzerinde durulması gereken bir konu. Dündar, 11 yıllık bir yargıç olarak, farklı alanlarda birçok dava tecrübesine sahip; bu duruşmaya olan yaklaşımı da dikkat çekiyor.

VERİLEN MESAJLAR

Duruşma boyunca, katılımcıların sergilediği farklı tavırlar, özellikle Narin Güler'in ailesi gibi mağdurları etkiledi. Adaletin nasıl görüleceği, ne kadar hızlı hareket edileceği ve toplumsal algının nasıl değişeceği gibi konular ise gün geçtikçe daha da önem kazanıyor. Gözler, Dündar ve heyetinin verdiği kararlara çevrilmiş durumda. Bu dava, sadece bir hukuki süreç değil, aynı zamanda toplumsal bir vicdan muhasebesi niteliğinde. Bu gelişmeleri takip etmek için bizi izlemeye devam edin!