İsrail'in 17-18 Eylül tarihlerinde Lübnan’a yönelik gerçekleştirdiği kitlesel teknoloji terör saldırısı sonrası tüm dünyada gözler Mossad'a çevrildi. Elektronik eşyaları bombaya çevirerek gerçekleştirdikleri bu operasyon, Batı’da İsrail'in gizli istihbarat birimi Mossad’a karşı yeni tepkilere neden oldu. 7 Ekim 2023’te Hamas’ın düzenlediği 'Aksa Tufanı' saldırısı, Mossad’ın imajını yerle bir etmişti. Hamas, gelişmiş güvenlik önlemleriyle korunan Gazze'nin duvarlarını aşarak çok sayıda İsrail hedefine eş zamanlı saldırılar düzenlemişti ve bu durum İsrail'in prestijine büyük bir darbe indirmişti.

O günden sonra, Mossad ve Şin Bet, ilk kez kendi içlerinde bile eleştirilmeye başlandı. İsrail'in Gazze'deki askeri ve stratejik hamleleri, Aksa Tufanı'nın açtığı bölgedeki etkilerle birlikte daha fazla sorgulanmaya başlandı. Bu durum, Siyonist rejimin, Hamas’ın zaferinin ardından kaybettiği prestijini yeniden kazanma çabalarını hızlandırdı.

İsrail, 31 Temmuz'da Hizbullah komutanı Fuad Şükür’e ve aynı gece Hamas lideri İsmail Haniye’ye suikast düzenlemek gibi operasyonlara yöneldi. Ancak bu hamleler, Hamas’ın Mossad’a karşı kazandığı prestiji geri almaya yetmedi. Bunun yerine, dünya çapında tartışmalara yol açtı. Lübnan’a yönelik düzenlediği barbar eylemler, Batı medyasında Mossad’ın yeniden sahalara döndüğü şeklinde yorumlanmaya başladı.

Mossad’ın, elektronik cihazlara yerleştirdiği patlayıcılar ve sahte şirketler aracılığıyla Hizbullah’ın tedarik zincirinin nasıl manipüle edildiğine dair ortaya atılan hikayeler, daha çok bir film senaryosunu andırıyordu. Bazı iddialara göre, Mossad bu eylemler için 15 yıl hazırlanmaktaydı. Bu gibi spekülasyonlar, eski KGB yetkilileri tarafından 'masallar’ olarak nitelendiriliyor.

Rus güvenlik uzmanları, Mossad’ın yaptığı operasyonların çok daha basit olduğunu belirtiyor. FSB çalışanı Andrei Popov, “Böyle bir operasyon için yıllarca hazırlanmaya gerek yok. Asıl mesele, teknolojinin manipülasyonu ve hızlı lojistik. Bu, Mossad’ın prestijini artırmak amacıyla yapılıyor olabilir zira 7 Ekim olaylarından sonra itibarları ciddi şekilde sarsıldı,” dedi.

Sonuç olarak, Mossad’ın imaj operasyonları ve ardında yatan gerçekler, ne kadar çaba gösterilirse gösterilsin etkisini yitiriyor. Artık dikkat çeken şey, yalnızca yalanlar ve manipülasyonlar değil, aynı zamanda bölgede sürmekte olan çatışmaların gerçek yüzüdür.