CNN Türk Ankara Temsilcisi Dicle Canova'nın Özgür Özel'in gazetecilerle buluşmasındaki açıklamalarına göre, Esenyurt'ta kayyum ataması sonrası yaşanan gerginlik ve Cumhurbaşkanı'nın Özgür Özel'e hakaret davası açması gibi gelişmeler, siyasi normalleşmenin ne yönde gittiği konusunda soru işaretleri oluşturdu. Özgür Özel, normalleşmenin sürdüğünü belirterek, bu sürecin 'yumuşak muhalefet' olarak algılanmaması gerektiğinin altını çizdi. 'Hangi konuda geri adım attık, hangi sözü söylememişiz, neyi eksik bırakmışız?' diyerek dikkat çekti. Özel, sadece hakaret içeren konuşmaları eksik bıraktığını ifade etti.

Özgür Özel, kitlesel değil ama düzenli tematik mitinglerin normalleşme sürecinin bir parçası olduğunu vurgulayarak, seçmene hitap etmenin stratejik önemine değindi. Ayrıca, Cumhurbaşkanı ile karşılaştığında el sıkıştığını, bayramlarda aramaya devam edeceğini belirtti. Özel, iktidar ile uzlaşma fikrinin abartıldığını ve bu tür bir yaklaşımdan kaçınacağını belirtirken, partinin içindeki eleştirilerle ilgili de açık sözlü davrandı. Anketlerin kendisini haklı çıkardığını, içsel tartışmaların partinin güç kaybetmesine neden olabileceğini ifade etti.

Parti içindeki eleştirilere değinen Özgür Özel, mevcut genel başkan Oğuz Kaan Salıcı'ya üstü kapalı eleştirilerde bulunarak, geçmişte kendi döneminde düzenlenen kurultaya katılmayanların eleştirilerinin yanıltıcı olduğunu belirtti. Üst düzey politikacıların geçmişte zor bir dönemden geçtiğini hatırlatan Özel, partinin durumunu tartışmanın yanlış olduğunu vurguladı.

DEM Parti ile olan ilişkileri üzerinden yapılan eleştirilere de cevap veren Özgür Özel, MHP, AK Parti ve İYİ Parti ile kurduğu ilişkileri DEM Parti ile de aynı çerçevede ele aldığını ifade etti. 'Öz güveni yüksek, doğru ve bildiğini yapan bir çizgi izliyoruz' dedi.

Özgür Özel, kayyum atamaları konusundaki durumunu da aktardı. 'İstanbul'da bir ilçeye daha kayyum atanabilir' iddialarına karşı, böyle bir durumu beklemediğini, mevcut durumdan geriye adım atılacağına inandığını ve Bahçeli'nin hukuk sürecini beklemesi gerektiğine dair sözlerini not ettiklerini belirtti.

Son olarak, MİT'e yönelik iddialar da gündeme geldi. Ancak güvenlik kaynakları, 'Mansur Yavaş'a yönelik bir talimatın doğru olmadığını ve görev tanımının dışında olduğunu' belirtti. Bu durum, siyasi gündemin ne kadar karmaşık ve sorunlu olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Türkiye'nin siyasi arenasındaki belirsizlikler ve bu belirsizliklerin nasıl aşılacağı, önümüzdeki dönemde önemli bir tartışma konusu olmaya devam edecek.