Komşularını Şaşırtan Deprem! 'Bu Fay Hattı Beklenmiyordu!'
2024-11-16
Yazar: Ali
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından merkezi Hemşin ilçesi olarak belirlenen deprem, dün saat 12:02'de meydana geldi. Yerin 12,85 kilometre derinliğinde gerçekleşen sarsıntı, Hemşin ile birlikte çevre illerde de hissedildi. Kısa süreli paniğe neden olan bu depremde, ilk değerlendirmelere göre herhangi bir olumsuzluk yaşanmadığı bildirildi. Ancak, bu deprem birçok soruyu akıllara getirdi: Depremler heyelanları tetikler mi? Uzmanlar, küresel ısınma nedeniyle değişen yağış rejimlerinin özellikle dik ve eğimli arazilerde toprak hareketliliğine sebep olabileceğini ve Doğu Karadeniz'deki mikro depremlerin heyelan alanlarını tetikleyebileceğini belirtti.
'BÜYÜK BİR DEPREM YAŞANDI'
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Heyelan Araştırma Merkezi Müdürü ve Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Ayberk Kaya, dünkü depremin bölgedeki son zamanlarda sıkça yaşanan heyelanlar üzerindeki etkilerini değerlendirdi. “Doğu Karadeniz'de deprem olmaz” algısının yanlış olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Kaya, "Rize'de merkez üssü Hemşin ilçesi olan büyük bir deprem yaşandı. Bu deprem sonucunda can ve mal kaybı yaşanmadı. Ancak burada aktif bir fay zonu mevcut değil. Beklenenlerin dışında oluşan bir fay var. Muhtemelen kuzeydoğu ve güneybatı hattı boyunca uzanan fay zonlarındaki yüksek gerilim birikiminin sonucu olarak meydana gelmiştir" dedi.
'BAZI SORU İŞARETLERİ MEYDANA GELDİ'
Prof. Dr. Kaya, "Doğu Karadeniz'de genelde deprem olma ihtimalinin düşük olduğu düşünülüyor. Ancak en son meydana gelen deprem sonucunda kafamızda bazı soru işaretleri belirdi. 'Rize olarak depreme ne kadar hazırlıklıyız?', 'Yapı stoku olarak depremlerle ne kadar hazırlıklıyız?' Bunların üzerine düşünmemiz gerekiyor. Doğu Karadeniz, özellikle Rize, çamur hareketleri bakımından heyelanlar ve kaya düşmeleri açısından en fazla olayların yaşandığı illerimizden biri. Buralardaki heyelanların tetikleyici unsurları aşırı yağışlar ve kar erimeleri olsa da, depremlerden kaynaklanan titreşimler de bu olayları tetikleyebilir. Bu nedenle afete maruz kalan bölgelerde yaşayan vatandaşların, güvenli alanlarda ikamet etmeleri büyük önem taşıyor. Ayrıca bu durumun alt yapıyı ve binaları ne kadar etkileyebileceği üzerine de geniş bir inceleme yapmak gerekiyor.” dedi.
Unutulmaması gereken bir diğer nokta ise, bu tür doğal afetlerin yalnızca yerel değil, aynı zamanda bölgesel etkilere de neden olabileceği. Uzmanlar, özellikle kıyı bölgelerindeki yerleşimlerin depreme dayanıklılığının artırılması gerektiğini vurguluyor.