Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) nisan ayında 5 erkeğin toplu tecavüzüne uğrayan 21 yaşındaki İrem G., tutuklu sanıkların yakınlarından aldığı tehditleri sosyal medyadan duyurdu. "Ne olur, yardım edin, ölmek istemiyorum" mesajıyla destek çağrısında bulundu.

Olay, 13 Nisan'da Girne'de, İrem G.'nin üniversite eğitimi için bulunduğu sırada meydana geldi. İrem, 4 kız arkadaşıyla birlikte eğlenmeye gitmek üzere Girne’ye gittiği bir meyhanede, İstanbul ve Diyarbakır'dan gelen 5 kişiyle tanıştı.

Gece ilerledikçe, İrem bir arkadaşıyla birlikte bu 5 kişinin kaldığı apartman dairesine gitti, ancak arkadaşı kısa süre sonra evden ayrıldı. O anları cep telefonlarına kaydeden sanıklar, İrem’e tecavüz etti.

Sabah saatlerinde İrem, durumu arkadaşlarına bildirerek yardım istedi. Ancak tecavüze uğradığı kişiler, İrem’i arkadaşlarının evinde bırakmadı. Sonunda, İrem arkadaşlarıyla buluşarak Girne Polis Müdürlüğü'ne giderek şikayette bulundu, 5 kişi de gözaltına alındı.

İrem, sürecin ardından aldığı tehditleri ise şu şekilde aktardı: "Haziran ayındaki bir duruşma öncesinde, garip telefon numaralarından tehditle karşılaştım. Ailem bu durumdan habersizdi. Beni arayanlar, ‘İfadanı değiştir, yoksa kafana sıkarız’ diyerek beni korkuttular. Ailemin özel bilgilerine ulaştılar."

18 Aralık’ta, duruşmaya hazırlanırken, evinin önünde maskeli iki kişi, ailesine ait bir otomobili yakarak kundakladı. Duruşma gününde, bu tehditlerin arka planında Türkiye'den gelen güçlü bir çeteden bahsedildi. İrem ve ailesi sık sık öldürülmekle tehdit edildiklerini ve bu durumdan oldukça korktuklarını belirtti.

İrem’in yaşadığı bu korkunç olay hem KKTC'de hem de Türkiye’de büyük bir yankı uyandırdı. Kamuoyunda ve sosyal medyada birçok kişi İrem'e destek çıkarken, yerel ve uluslararası kadın hakları kuruluşları olaya müdahale etmeye hazır olduklarını açıkladılar. Bu tür olayların önüne geçmek için kamuoyunu bilgilendirme kampanyaları başlatıldığı duyuruldu. İrem ve ailesinin korunması için yeni önlemler alınması gerektiği vurgulandı.

Sanıkların avukatları ise, İrem ve ailesine yönelik herhangi bir tehditte bulunulmadığını, bu iddiaların gerçeği yansıtmadığını öne sürdü. Ancak, İrem’in yaşadığı travmanın büyüklüğü ve cezasızlık ihtimalinin yarattığı korku, hem KKTC hem de Türkiye'deki kadınlar için alarm zillerinin çalmasına neden oldu.