Katar'da Anayasa Değişikliği Referandumu: Evet Oyları %90,6'ya Ulaştı!
2024-11-06
Yazar: Elif
Dünya, ABD'deki tarihi seçimlere odaklanırken, Orta Doğu'da da büyük bir gelişme yaşandı. Katar'da anayasa değişikliği için referandum gerçekleştirildi.
Katarlılar, 2021 yılında başlatılan yasama organının seçimle belirlenmesinin iptal edilmesine yönelik anayasa referandumu için sandık başına gitti. Katılım oranı ise dikkat çekici bir şekilde %84 olarak kaydedildi.
Sonuçlar açıklandı: Katılımcıların %90,6'sı, 'seçimler kaldırılsın' yönünde oy kullandı. İçişleri Bakanı Halife bin Hamed Al Sani, Katar Televizyonu'nda yaptığı canlı yayında bu sonuçları duyurdu.
Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani, yapılan referandumun önemine değinirken, bu değişikliğe destek veren Katarlılara teşekkür etti. Emir, "Bugün referanduma katılarak anayasa değişikliklerine 'evet' oyu veren Katarlılar, geçmişten gelen birlik, dayanışma ve vatan sevgisini kutladılar. Biz değerlerimizi korumaya ve sahip çıkmaya devam edeceğiz" şeklinde ifadelerde bulundu.
Katar Başbakanı ve Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ise referandum sonuçlarıyla ilgili olarak, "Liderlik ile halk arasındaki güçlü bağın ve yönetici ile halk arasındaki sevgi ve güvenin göstergesi bu referandumun başarısını kutluyorum" dedi.
Referandumun ardından Katar Emirlik Divanı, Katar'ın tanıdığı ulusal birliği kutlamak amacıyla 6-7 Kasım tarihlerinde resmi tatil ilan edildiğini duyurdu. Bu dönemde Katar'ın ulusal birliğini vurgulayan etkinliklerin yapılması planlanıyor.
Anayasa değişikliklerine yönelik hazırlanan tasarı, 28 Ekim'de Şura Meclisi'nden geçtikten sonra Emir Temim'e sunulmuştu. Emirin daha önce yaptığı açıklamada ise anayasa değişikliklerinin iki ana amacının olduğu belirtilmişti: Hakların ve yükümlülüklerin eşitliği, halkın katılımının artırılması.
Katar'da gerçekleştirilen bu referandum, aynı zamanda bölgedeki siyasi dinamikler açısından da önemli bir gelişmeyi simgeliyor. Anayasa değişikliğinin kabulü, Katar'ın daha demokratik bir yönetime doğru adım atması olarak değerlendiriliyor. Bu durum, uluslararası kamuoyunda ve bölge devletleri arasında dikkatle takip ediliyor.