İstanbul Valiliği, Cuma namazlarının resmi mesai saatlerine denk geldiği dönemlerde bazı kamu kurum ve kuruluşlarının uygulamalarına dair önemli bir açıklamada bulundu. Açıklamada, bahsi geçen durumlarda, personelden imzalı evrak talep edildiği ve Cuma namazı süresinin, mesai saatinin sonuna eklenerek çalışanların, namaz sonrası çalışmaları talep edildiği tespit edilmiştir. Bu uygulama ciddi aksaklıklara yol açmış ve çalışanların ibadet hakkını kısıtlamıştır.

Özellikle, Cuma namazı saatinde idari izinli sayılmadıkları için personelin stres yaşadığı ve bu durumun iş verimliliğini olumsuz etkilediği bildirilmiştir. İstanbul Valiliği, bu sorunun sona erdirilmesi ve personelin Cuma namazı saatinde idari izinli sayılması için tüm kamu kurum ve kuruluşlarına hatırlatma genelgesi yayımladı.

Yayımlanan genelge, dini inanç hürriyetinin gereği olarak ibadet etmek isteyenlerin engellenmemesi gerektiğini vurgularken, mesai kaybını önlemek için yeterli sayıda personelin bulundurulması gerektiğini ifade etmektedir. Bu durum, çalışanların ibadetlerini yapabilmeleri ve işlerinin aksamaması adına büyük önem taşımaktadır.

Cuma namazı, Müslümanların haftalık toplu ibadetlerinden biri olduğu için bu konudaki düzenlemeler, hem dini bir zorunluluk hem de sosyal bir ihtiyaçtır. Bu bağlamda, kamu kurumlarının ve kuruluşlarının, 2016/1 sayılı Genelge çerçevesinde gerekli düzenlemeleri yaptıkları takdirde, çalışanların Cuma namazını huzur içinde kılabilmeleri sağlanmış olacaktır.

İstanbul Valiliği'nin bu düzenlemesi, toplumun her kesimi tarafından büyük bir memnuniyetle karşılanmakta ve çalışanların dinî haklarının korunması adına atılan önemli bir adım olarak değerlendirilmektedir. Bu uygulama, Türkiye genelindeki diğer illere de örnek teşkil edebilir.