Georgieva, İsviçre'nin Davos kasabasında düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu'nda (WEF) "Yapay Zeka: Tüm Gemileri Yürütmek" başlıklı oturumda önemli açıklamalarda bulundu.

Yapay zekaya erişimin küresel çapta büyük farklılıklar gösterdiğini vurgulayan Georgieva, "Araştırmalarımız, gelişen ekonomiler ile gelişmekte olan ülkeler arasındaki farkın çok genişlediğini gösteriyor. Gelişmiş ekonomilerde yapay zeka kullanımı yüzde 60'lara kadar çıkıyor." dedi.

Gelişmekte olan ekonomilerde bu oranın yüzde 40, düşük gelirli ülkelerde ise yüzde 26 seviyesinde olduğunu belirten Georgieva, "İyi haber, yapay zekanın küresel büyümeyi önemli oranda artırma potansiyelidir. Yapay zeka, doğru kullanıldığında ekonomilerin büyümesine katkı sağlayabilir." ifadesinde bulundu.

Georgieva, yapay zekanın dünya genelinde evrensel bir konu haline geldiğini, "Küresel büyüme oranı yüzde 3,8 iken, şu anda yüzde 3 civarında. Yapay zeka, bu büyümeyi yüzde 0,8 oranında artırabilir." şeklinde belirtti.

Yapay zekanın büyümeye dönüşebilmesi için yoksul ülkeler ile gelişen ekonomiler arasındaki ciddi farklara dikkat çeken Georgieva, "Gelişmekte olan ülkelerde yapay zekanın büyümeye dönüştürülmesi meselesinin önemli ölçüde teoride kalmasından endişe ediyorum." dedi.

Ayrıca, yapay zekanın sağlık, eğitim ve tarım gibi çeşitli sektörlerde nasıl devrim yaratabileceği üzerinde de durdu. Yapay zekanın tarımda verimliliği artırarak gıda krizinin aşılmasına yardımcı olabileceğini, sağlık alanında ise erken teşhis ve tedavi süreçlerini hızlandırabileceğini vurguladı. Bu bağlamda, ülkelerin yapay zeka alanında daha büyük yatırımlar yapmaları gerektiğinin altını çizdi.

Sonuç olarak, Georgieva'nın sözleri, yapay zekanın küresel ekonomideki rolünün artmasıyla birlikte ülkelerin, bu teknolojiyi benimsemeleri için hazırlıkların ve stratejik planların gerekliliğini gözler önüne seriyor. Hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler için bu, her geçen gün daha da önemli hale geliyor.