GÜNEY KORE – 3 Aralık 2024’te ilan edilen sıkıyönetim nedeniyle ulusal meclis tarafından azil kararı alınan ve Anayasa Mahkemesi'nin nihai kararını beklerken görevden geçici olarak uzaklaştırılan Yoon Suk Yeol, yeniden gözaltına alındı. Söz konusu soruşturma kapsamında polis, Yoon'u başkanlık konutunda gözaltına alarak ifade vermesi için Seul'deki Yolsuzluk Soruşturma Ofisi'ne götürdü. Soruşturma ekiplerinin, Yoon'un tutuklanması için 48 saatlik yasal süresi bulunuyor.

Yoon, sıkıyönetim ilanının anayasaya aykırı olduğunu savunarak, 'Kan dökülmesini önlemek' amacıyla Yolsuzluk Soruşturma Ofisi'nin karşısına çıkmaya karar verdiğini söyledi. Gözaltına alındıktan sonra Facebook hesabından yaptığı açıklamada, sıkıyönetimin bir suç değil, ulusal bir krizi yönetmek için başkanlık yetkisinin kullanılması olduğunu belirtti.

GÖZALTINA ALINAN İLK DEVLET BAŞKANI OLDU

Yoon, Güney Kore tarihinde gözaltına alınan ilk devlet başkanı olmasıyla dikkat çekiyor. Meclisin sıkıyönetim ilanını yasadışı bulmasıyla 14 Aralık tarihinde azil süreci başlatıldı. Yoon, sıkıyönetim nedeniyle meclise asker gönderme niyetiyle suçlanıyor.

Daha önceki gözaltı girişiminde başkanlık korumaları direnç göstermişken, bu sefer durum farklıydı. CIO yetkilileri, Yoon'un gönüllü olarak teslim olmasını beklemeden direkt ifadesini almak üzere harekete geçtiler. Yoon'un gözaltına alınması, başkanlık konutunun çevresinde düzenlenen büyük bir protesto ile de gündeme geldi; burada 6.500'den fazla kişi toplandı. İktidar partisinin vekilleri de konutun önünde protesto yaptı.

GÜVENLİK ÖNLEMLERİ EN ÜST SEVİYEDEYDİ

Olay sırasında bölgede yaklaşık 3.000 polis güvenlik önlemi aldı. Bazı soruşturma ekiplerinin konutun çevresindeki engelleri aşarak içeri girdiği bildirildi. Bu olay, sadece Yoon’un değil, aynı zamanda Güney Kore'nin siyasi tarihinin de dönüm noktalarından biri olarak görülüyor.

NE OLDU?

Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, sıkıyönetim ilanına gerekçe olarak muhalefetin devlete karşı aktivite gösterdiğini savunmuştu. Ancak, parlamento tarafından sıkıyönetim kararının iptal edilmesinin ardından, Yoon'un durumunun nasıl gelişeceği ve Anayasa Mahkemesi'nin vereceği karar merakla bekleniyor. Anketler, toplumsal desteğin hızla düştüğünü ve muhalefetin güçlendiğini ortaya koyuyor.

Söylemeye gerek yok; bu olay, Güney Kore'nin siyasi istikrarını sarsarken, uluslararası arenada da dikkatleri üzerine çekiyor.