Dünya

Görünüşe göre Türkiye'ye saldırı için harekete geçen İsrail'in yeni Dışişleri Bakanı Saar atandı!

2024-11-11

Yazar: Mustafa

Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, İsrail'in Gazze ve Lübnan'daki etkisini artırmak için düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi'ni başlattı. Prens Selman, 'İsrail'in masum sivillere karşı süregelen suçlarının ve El Aksa Camii'ni sürekli ihlal etmesinin, Filistin halkının yasal haklarını geri kazanma çabalarını baltaladığını' belirtti.

Selman, İsrail'in Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNRWA) aracılığıyla Filistinli mültecilere yardım gönderilmesine izin vermemesini 'soykırım' olarak nitelendirdi ve bölgedeki barış sürecinin ihlal edilmemesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, 'İsrail'in Filistin toprakları ve Lübnan'a yönelik saldırganlıklarının derhal durdurulmasını talep ediyoruz,' ifadelerini kullandı.

Suudi Arabistan ile İsrail ilişkileri, Gazze'ye büyük saldırılar başlamadan önce önemli bir aşamaya gelmişti. 2020'de Birleşik Arap Emirlikleri ile imzalanan Barış Anlaşması'nın ardından, Riyad yönetimi İsrail ile ilişkileri normalleştirme planları yapmıştı. Ancak Ekim 2023'te yaşanan sıkıntılar, bu sürecin durmasına neden oldu.

İsrail askerleri, Necef Çölü'nde bulunan Arakib köyünü yeniden yıkarak birçok insanı evsiz bıraktı. Arakib'i Savunma Komitesi Üyesi Aziz et-Turi, köyün 232. kez yıkıldığını belirtti. Filistinli aileler, yıkım sonrası köyü yeniden inşa etmeye kararlı olduklarını ifade ediyor.

İsrail yönetimi, Arakib'in yasa dışı yollarla kurulduğunu iddia ederek yıkım kurallarına dayanıyor. Ancak köy halkı, bu toprakların İsrail'in kurulmasından çok önce kendilerine miras kaldığını savunuyor.

Buna ek olarak, İsrail Savunma Bakanı Galant'ın görevden alınmasının ardından, Gideon Saar yeni Dışişleri Bakanı olarak atandı. Saar, yaptığı açıklamada 'Kürtler, büyük ve siyasi bağımsızlığı olmayan bir millettir' diyerek, Kürtlerin İsrail'in doğal müttefiki olduğunu savundu. Saar, Kürtlerle ilişkilerin geliştirilmesinin sadece siyasi değil, güvenlik açısından da önem taşıdığını belirtti. Ayrıca, Suriye ve Lübnan'daki Dürzi azınlıklara da değinerek, bu topluluklarla ilişkilerin artırılması gerektiğini vurguladı.

Sonuç olarak, bölgedeki jeopolitik gelişmeler ve bu gelişmelerin etrafındaki diplomatik hareketlilik, önümüzdeki günlerde daha fazla tartışmaya neden olacak gibi görünüyor. Türkiye ve diğer bölge ülkeleri açısından bu durum ne anlama gelecek? Çok dikkatli takip etmek gerekiyor!