Gökberk Demirci, son zamanlarda "Yalan" dizisi kadrosuna katılmasıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Üç Kız Kardeş dizisinde de sonradan yer alması, onun için kariyerinde ilginç bir dönüm noktası olmuş. Karakterine hızla uyum sağlaması, diziyi izleyenler tarafından da takdirle karşılanıyor.

- "Korkularım vardı, çünkü ben kolay adapte olabilen biri değilim. Ama Yalan dizisinde çok güzel karşılandım, bu da beni hızla adapte olmaya yönlendirdi. Sanki bu insanlarla tanışıyormuşum gibi hissettim" diyor Gökberk.

Karakteri adalet arayan biri olarak dikkat çekerken, gerçek hayatta da adalet tutkusunun güçlü olduğunu vurguluyor.

- "Ben de haksızlık karşısında kendimi kötü hissediyorum. Keşke herkese dokunabilsem ve bu konuda bir fark yaratabilsem. Kendi hayatımda da haksızlıklara maruz kaldım, ne demek olduğunu biliyorum" ifadesiyle duruşunu ortaya koyuyor.

Demirci, oyunculuktan önceki hayatının sporla geçtiğini belirtiyor ve ring sporlarına olan ilgisini dile getiriyor. Askerlikten sonra oyunculuğa adım attığı için hayatının bu evresini büyük bir şans olarak değerlendiriyor.

- "Spor benim için önemliydi, bu alanda devam etseydim kariyerim sporda olabilirdi. Ama oyunculuk beni çok daha heyecanlandırıyor," diyor.

Şu anki projelerinin ilgi görmesi hakkında konuşan Gökberk, işin içerisinde hem şansın hem de yeteneğin önemli olduğunu düşünüyor.

- "Sektör çok güzel kadınlar ve yakışıklı erkeklerle dolu. Ancak yetenek ve azim de büyük bir rol oynuyor. Ben, yaptığım işe ve inançlarıma güvenerek ilerliyorum" diyor.

Son zamanlarda popülaritesinin arttığını da hisseden Demirci, insanların kendisini tanımaya başlamasına dair duygu dolu anılar paylaşıyor. Bir projede imza gününde karşılaştığı kitle, onun için unutulmaz bir anı olmuş.

Evcimen bir yapıda olduğunu belirten Gökberk, magazin dünyasında yer almak istemediğini açıkça ifade ediyor. Bu durumun, insanların dikkatini üzerine daha çok çekmesine neden olduğunu düşünüyor.

- "Ben sakin bir hayatı tercih ediyorum. İnsanların haksız yere eleştirilerine maruz kalmamak için sadece işime odaklanıyorum," diyor.

Antikacılıkla da ilgilenen Demirci, bu merakının nereden geldiğini ve ilk antika satın alımını da anlatıyor. İlk olarak II. Dünya Savaşı'na ait bir askeri pusula aldığını belirtirken, antikaların ona bir terapi gibi geldiği vurgusunu yapıyor.

Son olarak, duygusal ve mantıklı bir birey olduğunu ifade eden Demirci, aşk hayatında da bu ikiliği dengelemeye çalıştığını belirtiyor. "Bencillikten uzak dururum, herkesin özel bir alanı vardır," diyor. Haksızlığa karşı olan duruşu ve geçen zamandaki tecrübeleriyle başarılı bir kariyer inşa etmeye devam ediyor. Gökberk Demirci, hem sahne önünde hem de arkasında haksızlıklara karşı durmaya devam etmekte kararlı.