Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Türkiye'deki deprem sonrası toparlanma sürecine destek olmak için tarihi bir yatırım gerçekleştiriyor. Bu kapsamda, Enerjisa Enerji’ye, depremden etkilenen bölgelerde elektrik dağıtımının yeniden sağlanmasına yardımcı olması amacıyla kredi verildi. Ayrıca, Gaziantep'teki su ve atık su sistemlerinin yeniden yapılandırılması için de finansman sağlandı. Deprem sonrası Kipaş Mensucat şirketine verilen kredi ile bu süreçte özel sektöre de güçlü bir destek sunulmuş oldu.

Banka, depreme yönelik 1,5 milyar euro değerindeki ilk müdahelesinin büyük bir kısmını hayata geçirirken, hedefi ise deprem ve göç nedeniyle zor durumda kalan bölgelerdeki altyapı projelerine yönlendirmek oldu.

2024 yılında, EBRD'nin Türkiye’deki en büyük finansmanını, Kuzey Marmara Otoyolu’nun son bölümünün inşası için Nakkaş Otoyol Yatırım ve İşletme’ye sağladığı destek oluşturdu. Bu proje, Türkiye’de tamamen uluslararası finansörlerin katılımıyla gerçekleştirilen ilk yol yap-işlet-devret projesi olma özelliği taşıyor ve 240 milyon dolar tutarında bir sendikasyon ile finanse edildi.

EBRD Türkiye ve Kafkaslar Yönetici Direktörü Elisabetta Falcetti, Türkiye’ye yönelik rekor finansmanın arkasındaki temel unsurları değerlendirdi. Falcetti, Türkiye’nin en büyük ve en dinamik pazarlar arasında yer aldığını vurgulayarak, Türkiye'nin inovasyon ve etkili yatırım stratejileri için bir örnek alan olduğunu ifade etti. Ayrıca, bu tür kapsayıcı altyapı projelerini yönetmek ve çevresel sürdürülebilirlik için yeni yeşil finansman modelleri geliştirmek adına Türkiye'nin deneyimlerinin, Sahra Altı Afrika gibi yeni bölgelere açıldıkça büyük değer sunduğunu belirtti.

Falcetti, Türkiye'deki özel sektörün canlı ve dirençli yapısının, bu başarıların arkasındaki en önemli etken olduğunu söyleyerek, Türk özel sektörünün zorlu koşullarda bile performans göstermede deneyim kazandığını açıkladı. Bu da verimli ortaklıkların kurulmasında büyük katkı sağladı.

Falcetti, kamu ve özel sektör ortaklarının yeşil dönüşüme yönelik artan iştahının da bu hacmin arkasındaki önemli bir etken olduğunu belirtti. EBRD’nin yatırımlarının yarısından fazlasının yeşil projelere yönlendirildiğini vurgularken, 2024’te bu rakamın yüzde altmışa ulaşarak bankanın genel ortalamasını geçeceğini ifade etti.

2025 yılına yönelik değerlendirmelerinde, değerli önceliklerden birinin Türkiye’nin ekonomik istikrarı ve para otoritelerinin özerkliğinin güçlenmesi olduğunu belirten Falcetti, 2025’te daha fazla faiz indirimi beklediklerini söyledi. Ancak, enflasyon beklentilerinin düşene kadar genel politika durumunun sıkı tutulması gerektiğine dikkat çekti.

Geleceğe yönelik yapılacak altyapı yatırımları ve yeşil projelere ilişkin planlarını da detaylandıran Falcetti, Türkiye'nin iklim hedefleri doğrultusunda özel sektör desteklerinin güçlü bir şekilde devam etmekte olduğunu belirtti. Yenilenebilir enerji ve sürdürülebilir altyapı odaklı projelerin destekleneceğini, ayrıca deprem bölgesindeki çalışmaların daha çok yeşil projelerle bağlantılı olacağını ifade etti.

Son olarak, Türkiye’nin KOBİ’lerini desteklemeye devam edeceklerini ve özellikle tedarik zinciri finansmanı üzerine odaklandıklarını belirten Falcetti, Şok ve Akbank ile yapılan ortaklığın deprem bölgesindeki tedarikçilere büyük katkı sağlayacağını duyurdu. Bu iş birliklerinin yalnızca şirketler için değil, aynı zamanda tedarik zincirleri için de önemli bir etki yaratması hedefleniyor.

Bu kapsamda, Türkiye'deki yatırım ikliminin iyileşmesi ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması için atılacak adımlar merakla bekleniyor!