
Dron Saldırısı: Küresel Sumud Filosu'na Yıldırım Gibi Darbe!
2025-09-09
Yazar: Hatice
Dronla Gelen Saldırı: Tunus'ta Sıcak Saatler!
31 Ağustos'ta İspanya'dan yola çıkan Küresel Sumud Filosu'na ait tekne, Tunus'taki limanda dron saldırısına uğradı. Bu korkunç olay, ABD merkezli X şirketinin sosyal medya platformundan duyuruldu.
İsrail'in ablukasını kırmak amacıyla çalışan filonun ana teknesine düzenlenen saldırının ardından, diğer iki teknenin de acil korumaya ihtiyaç duyduğu belirtildi.
Yangın Ortaya Çıktı: Tekne Kısmen Alev Aldı!
Filistin ile dayanışma amacıyla oluşturulan Küresel Sumud Filosu'nun Tunus Deklarasyonu İcra Üyesi Vail Nevvar, sosyal medya üzerinden yaptığı canlı yayında, saldırının detaylarına ışık tuttu. İspanya’dan gelen teknelerden birine insansız hava aracı ile saldırıda bulunulduğunu ve geminin kısmen alev aldığını duyurdu.
Nevvar, oltadan alınan bilgilere göre, bir drondan tekneye yangın çıkaracak bir maddenin fırlatıldığını belirtti.
Tunus Güvenlik Güçleri Devrede!
Olayın ardından liman bölgesinde güvenlik önlemleri artırıldı. Güvenlik güçleri, limanı araç ve insan girişine kapatarak olası bir tehlikeyi bertaraf etti. Ancak, Tunus makamlarından saldırıya ilişkin henüz bir açıklama gelmedi.
Küresel Sumud Filosu, Yola Çıkmaya Hazırlanıyor!
Küresel Sumud Filosu, 10 Eylül Çarşamba günü yola çıkmayı planlıyor. İspanya'dan yola çıkan gemilerin, 7 Eylül'de Tunus açıklarına ulaşması bekleniyor. Nevvar, "İspanya'dan tüm teknelerin ulaşması yaklaşık iki gün sürecek. Tunus’tan katılacak teknelerle birlikte Çarşamba günü yola çıkacağız. İtalya açıklarında diğer teknelerle Gazze’ye doğru devam edeceğiz." dedi.
Dünya Çapında Destek: Küresel Sumud Filosu'na Yoğun İlgi!
Tunus'tan Küresel Sumud Filosuna katılmak üzere hazırlanan yaklaşık 150 aktivistin yanı sıra, birçok farklı ülkeden Türk aktivistler de hazır bulundu. 1 Eylül'den bu yana teknelere binmek için yoğun bir hazırlık süreci geçirdiler.
Sumud: Direnişin Simgesi!
Arapçada "kararlılık" veya "sarsılmaz azim" anlamına gelen Sumud, 1967'deki Altı Gün Savaşı’nın ardından Filistin halkı tarafından direnişi ve dayanışmayı ifade etmek için kullanılan bir kavram haline geldi. Bu kavram, Filistinlilerin topraklarında kalmasını, kimliklerini ve kültürlerini yaşatmasını sağlamak için alternatif yollarla işgale direnmenin önemini vurguluyor. Özellikle, zeytin ağacı ve hamile kadın imgeleriyle bu kavram sıklıkla tasvir ediliyor.