Sağlık

Dizlerdeki sıvı kaybı için doğal kür! Kıkırdak iyileşmesine yardımcı oluyor

2025-01-14

Yazar: Fatma

Holistik Tıp ve Aile Hekimliği Uzmanı Dr. Dinçer Erdinç, dizde sıvı kaybının en belirgin semptomunun eklem hareketi sonrasında meydana gelen ağrı ve şişlik olduğunu belirtti. Özellikle sabah saatlerinde dizde tutukluk yaşanmasının da dizde sıvı kaybının belirtileri arasında yer aldığını ifade etti.

Diz eklemi normal şartlarda kayganlaştırıcı ve aşınmayı engelleyici eklem sıvısına sahipken, dizdeki sıvı kaybı eklem yüzeylerinin birbirine sürtünme katsayısını artırarak kıkırdak dokusunun hasar görmesine yol açar ve hareketi zorlaştırır. Eklem içindeki bu sıvının ana bileşeni olan hyaluronik asit, eklemin dayanıklılığını ve kayganlığını artırarak, günlük aktiviteleri daha az acı ile gerçekleştirilmesine yardımcı olabilir.

Dr. Dinçer Erdinç, tedavinin kaybedilen sıvının yerine konulması ve altta yatan nedenlerin ele alınmasını içerdiğini belirtti. Ayrıca, kıkırdak dokusunun güçlendirilmesi ve diz çevresi kasların güçlendirilmesinin de önemli bir terapi unsuru olduğunu vurguladı.

Tedavide en yaygın yöntem, hyaluronik asit içeren steril sıvıların diz içine enjekte edilmesidir. Bu tedavi yöntemi genellikle 3 ile 6 ay arasında etki göstermektedir. Bunun yanı sıra, Sağlık Bakanlığı'nın onayladığı geleneksel tamamlayıcı yöntemler, ağrıları azaltırken hareket kısıtlılığının da giderilmesine yardımcı olur.

Son yıllarda yapılan bilimsel araştırmalar, diz içi enjeksiyonların yanı sıra uygulanabilecek alternatif stratejileri de ortaya koymuştur. Bunlar arasında özel egzersizler, özellikle diz ile kasık arasındaki ön uyluk kaslarını güçlendirmeye yönelik aletli ve aletsiz egzersizler yer almaktadır. Bu egzersizler, kilo kontrolüne yardımcı olur ve vücudun hafiflemesiyle birlikte diz üzerindeki yük ve basıncı %50 kadar azaltabilir.

Beslenme alışkanlıkları da tedavi sürecinde önemli bir yere sahiptir. Kilo kontrolü için kalori alımının azaltılmasıyla dizdeki kıkırdak dokusunun iyileşmeye destek olunduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca, iltihaplanmayı tetikleyen hayvansal gıdalardan kaçınarak, ürik asit seviyeleri düşük tutulursa, iyileşmenin başarısının artacağı kanıtlanmıştır.

Metabolizmayı hızlandıran ve elektrolit dengesini koruyan potasyum, magnezyum, kalsiyum mineralleri doktor kontrolünde takviye olarak alınabilirken, D3 vitamini de bu süreçte faydalı olabilir. Doğru beslenme ve düzenli egzersiz, diz sağlığını iyileştirmek ve kişilerin yaşam kalitesini artırmak için hayati öneme sahiptir.