Bilim

Çankırı’da Dünyanın En Nadir Fosil Buluntusu!

2025-05-05

Yazar: Ahmet

Çankırı'nın Gizli Tarihi Hazinesi

Çankırı şehir merkezinde yer alan Çorakyerler Omurgalı Fosil Lokalitesi, dünyada nadir bulunan bir fosil sahası olarak dikkat çekiyor! Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Antropoloji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ayla Sevim Erol, Çorakyerler'in neden bu kadar özel olduğunu açıkladı.

Kazı Çalışmaları Devam Ediyor

Çankırı'daki bu eşsiz fosil yatağında yapılan kazı çalışmaları, Prof. Dr. Erol'un liderliğinde sürdürülmekte. Elde edilen buluntular 8,5-9 milyon yıl öncesine tarihleniyor ve içinde hipparion at türlerine ait yavru gergedan kafatasları, fillerle akraba türler, büyükbaş boynuzlular ve zürafa ataları gibi birçok fosil barındırıyor.

Türkiye'nin Zengin Fosil Tarihi

Prof. Dr. Erol, Ekim ayında Kastamonu’da düzenlenen bir konferansta Çankırı'nın yanı sıra çevre illerde de birçok farklı türde fosil buluntusunun olabileceğini belirtti. Türkiye'nin 4,5 milyar yıl önce başlayan yaşam süreci boyunca birçok farklı ekosisteme ev sahipliği yaptığını vurguladı.

Dinozorların Olmadığı Türkiye

Dünyaca ünlü dinozor fosillerinin aksine, Türkiye'de dinozor kalıntılarının olmadığını söyleyen Erol, bu dönemde ülkenin büyük ölçüde su altında olduğunu ifade ederek, Türkiye topraklarında karasal dinozor fosilleri bulunmadığını belirtti.

Çorakyerler'in Korunması Hayati Önem Taşıyor

Çorakyerler fosil yatağının korunması için 1997 yılında koruma altına alınması önerildi. Prof. Dr. Erol, bu bölgenin 10 milyon yıl öncesinden doğal bir miras taşıdığını ve bu kadar önemli bir değerin korunması gerektiğini vurguladı. Ancak, ne yazık ki, burada yapılacak yapı çalışmaları nedeniyle bu mirasın zarar görmesini önlemekte zorluk çekildi.

Dolaşan Tarih: Çorakyerler Fosil Lokalitesi

Çorakyerler fosil lokalitesinin kazılarından bugüne kadar 43 farklı türe ait 4,320 fosil ortaya çıkarıldı. Bu buluntular, Çankırı’nın 9 milyon yıl önceki coğrafi ve iklimsel yapısını aydınlatmakta ve bölgenin geçmişte ormanlık alanlar ve sulak bölgelerle dolu olduğunu ispatlamaktadır. Prof. Dr. Erol, elde ettikleri bulgularla, Anadolu ve Akdeniz havzasında hayvanların ve hominin türlerinin göçünü araştırdıklarını belirtti.

Sonuç: Koruma ve Araştırma İhtiyacı

Çorakyerler, tarihin derinliklerinden günümüze kadar gelen özel bir miras. Her ne kadar buluntular büyük değer taşısa da, doğanın koruma ihtiyacı her zamankinden daha fazla. Gelecek nesillere bu eşsiz mirası aktarmak için herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor.