Almanya, ekonomik zorluklarla mücadele ederken, federal istatistikler yerel yönetimlerin mali durumunun alarm verici seviyelerde olduğunu ortaya koyuyor.Ülke genelindeki artan mali yükler, belediyeleri zor bir döneme sokmuş durumda.

Geçen yıl, Alman belediyeleri ve belediye birlikleri toplamda 24,8 milyar euro bütçe açığı verdi. Bu, 1990 yılında Doğu ve Batı Almanya'nın birleşmesinden bu yana kaydedilen en yüksek bütçe açığı oldu. Bu durum, Almanya'nın birçok yerel yönetiminin sürdürülebilirlik hedeflerinden uzaklaştığını gösteriyor.

2023 yılı itibarıyla, belediyelerde 2011'den bu yana ilk kez açık belirtilirken, yıllık sosyal yardımların ve harcamaların artış göstermesi, bu durumu doğrudan etkileyen faktörler arasında yer alıyor. Federal İstatistik Ofisi (Destatis), sosyal yardımlardaki artışın, geçen yılki bütçe açığının ana nedeni olduğunu belirtti.

Alman belediyelerinin net harcamaları geçen yıl yüzde 12,6 artarak 400,9 milyar euroya ulaşırken, sosyal harcamalar 84,7 milyar euro ile %11,7’lik bir artı sağladı. Bu durum, şehirlerin sosyal hizmetler ve altyapı projelerinin finansmanında ciddi sıkıntılar yaşadığını gözler önüne seriyor.

Ayrıca, geçen yıl belediyelerin gelirleri %7,6 artışla 376,1 milyar euroya yükselmiş olsa da, harcamaların %6,2'si düzenli gelirlerle karşılanamadı. Bu da belediyeleri, mali rezervlerini ve kredileri kullanmaya zorladı. Ekonomistlere göre, bu durumun önümüzdeki süreçte daha da derinleşmesi ve daha fazla önlem alınmaması halinde, birçok belediye iflas riskiyle karşı karşıya kalabilir.

Almanya'daki bu bütçe açığı, küresel ekonomik dalgalanmaların ve yerel yönetimlerin bütçelerini yönetebilme becerilerinin sorgulanmasına yol açıyor. Uzmanlar, hükümetin yerel yönetimlere daha fazla destek sağlaması gerektiğini vurguluyor.