Associated Press’in haberine göre, ABD Gizli Servisi'nin son yayımlanan raporu, 13 Temmuz'da Donald Trump'a yönelik gerçekleştirilen suikast girişiminin öncesindeki iletişim hatalarını detaylarıyla ortaya koydu. Miting sırasında bir binanın çatısından ateş açan saldırgan Thomas Matthew Crooks, kurbanlarının hayatına mal olan bir girişimde bulundu.

Raporda, saldırıdan önce federal ve yerel kolluk kuvvetleri arasında ciddi iletişim eksiklikleri tespit edildiği vurgulandı. Gizli Servis, miting alanının güvenlik tehdidi taşıdığını bildiğini belirtmesine rağmen, gerekli önlemleri almadığı anlaşıldı.

Raporda bazı yerel polis memurlarının bölgedeki iki iletişim merkezinin varlığından habersiz olduğu ve bu durumun Gizli Servis'in telsiz iletişimini takip edemediklerini gözler önüne serdiği belirtiliyor. Önemli bilgiler, Gizli Servis’in kendi ağından ziyade "mobil cihazlar" üzerinden iletilmiş, bu da koordinasyon eksikliğine yol açmıştır.

Doğrudan raporun içeriğine göre, Gizli Servis ve yerel kolluk kuvvetleri arasındaki irtibat eksikliği, Trump’ın güvenliğini sağlamada kritik bir risk oluşturmuş. Gizli Servis, olası tehlikelerin yönetilmesi adına yeterli önlemleri almadığı gibi, durumu kontrole alma sürecini de yavaşlatmıştır. Raporun detaylarında, Trump’ın korunma ekibi, potansiyel bir tehlikenin farkında olmadan görevlerini yerine getirmeye çalıştıkları yorumlarına yer verildi.

Raporda ayrıca, 13 Temmuz'da alınması gereken güvenlik önlemlerinin hiç uygulanmadığı kaydedildi. Gizli Servis, yerel kolluk destekleri hakkında yeterli bilgiye sahip olmayarak bu durumu göz ardı etti.

Gizli Servis’in üst düzey yetkilileri, yaşanan aksaklıklarla ilgili olarak, bu tür hataların bir daha yaşanmamasını sağlamak için gerekli adımların atılacağını taahhüt etti. Gizli Servis Direktör Vekili Ronald Rowe, yaşanan bu durumu, yapılan güvenlik protokollerinin ihlali olarak değerlendirdi ve yeni önlemlerin planlanması gerektiğini vurguladı.

Saldırgan Thomas Matthew Crooks, FBI tarafından belirlenen bilgiye göre, olay sırasında 20 yaşındaydı ve Mitchell bölgesindeki mitingde Trump'ı hedef almıştı. Olay sonucunda bir kişi hayatını kaybetmiş, iki kişi yaralanmış, saldırgan ise etkisiz hale getirilmiştir. Saldırının ardından ABD Gizli Servisi yöneticisi Kimberly Cheatle, gelen eleştirilerin ardından istifa etmiştir.

Bu durum, tüm dünyada başkanların güvenliği konusunda dikkatleri tekrar yoğunlaştırdı ve olası güvenlik açıklarının gelecekte nasıl kapatılacağı hakkında tartışmalara yol açtı. Trump’a yönelik benzer bir tehdit durumunun tekrar yaşanmaması, hem ABD hem de dünya çapında politik liderler için büyük önem taşıyor. Gizli Servis'in bu raporu, gelecekteki güvenlik stratejilerinin yeniden gözden geçirilmesini gerektiriyor.