Hidrosefali, beyin omurilik sıvısının birikmesi nedeniyle oluşan, yaşla birlikte artış gösteren önemli bir sağlık sorunudur. Özellikle 80 yaş üstü bireylerin %6'sında görülen Normal Basınçlı Hidrosefali, zamanla ruhsal ve fiziksel durumlarını etkileyen ciddi bir tabloya yol açabilir. Ancak bu durum, yalnızca yüksek sıvı basıncı ile değil, normal basınçta da gelişebilir.

Hidrosefalinin en belirgin üç başlıca belirtisi, hastalığın ilerlemesiyle daha belirgin hale gelmektedir. Bu belirtiler; yürüme zorluğu, ani ve istemsiz idrar kaçırma durumu ve bilişsel işlevlerde azalma olarak sıralanabilir. Yürüme zorluğu, titrek ve dengesiz bir yürüyüş şekli ile kendini gösterir. İdrar kaçırma ise hastanın günlük yaşamını oldukça olumsuz etkileyebilir. Ayrıca bir diğer önemli belirti olan bilişsel sorunlar; dikkat dağınıklığı, hafıza kaybı ve konsantrasyon güçlüğü gibi sorunları içerir.

Normal Basınçlı Hidrosefali, sıklıkla diğer nörolojik hastalıklarla karıştırılabilir, bu da tanı sürecini zorlaştırmaktadır. Bu nedenle, hastaların uzman bir nörolog veya beyin cerrahı tarafından dikkatlice değerlendirilmesi büyük önem taşımaktadır. MRG veya BT gibi gelişmiş görüntüleme teknikleri ile sıvı birikimi tespit edilebilir.

Tedavi sürecinde uygulanan yöntemlerden biri Ventrikülo-Peritoneal Şant Cerrahisi'dir. Bu işlem, sıvının beyin omurilik sıvısı biriktiği alandan alınarak karın bölgesine yönlendirilmesini sağlar. Bir diğer yöntem ise endoskopik üçüncü ventrikülostomi tekniğidir. Bu yöntemde, sıvının doğal akışını sağlamak amacıyla yeni bir kanal açılır.

Hidrosefali belirtileri gösteren yaşlı bireylerin erken teşhis ve tedaviye yönlendirilmesi, hem yaşam kalitelerini artırmak hem de yan etkilerle karşılaşma risklerini azaltmak için son derece kritik öneme sahiptir. Unutulmamalıdır ki, erken müdahale birçok sorunun önüne geçebilir!