Manisa'nın Alaşehir ilçesinde 71 yıl önce açılan bir arazi tapusu davasında nihayet karar verildi. 1953 yılında Hüseyin Uzan tarafından açılan dava, 953/316 dosya esas numarasıyla kayıtlara geçti ve davaya 99 davacı ile 221 davalı katıldı.

Geçtiğimiz dönemde yaklaşık 30 hakim değişikliği yaşanan davada, Salihli Kadastro Mahkemesi 27 Kasım'da kararını verdi. Killik, Çakırcaali ve Ilgıngöl mahallelerindeki parsellerle ilgili olarak mahkeme, Hüseyin Uzan'a ait 22 dönüm arazinin mirasçıları adına tescil edilmesine karar verdi.

Davanın avukatı Rasim Buğra Çetin, Uzan'ın 1953 yılındaki avukatının Mustafa Yıldırım olduğunu ve Yıldırım'ın tam 55 yıl boyunca bu davayı takip ettiğini belirtti. Ancak Yıldırım, 9 Eylül 2021 tarihinde vefat etti. Çetin, meslektaşının, "Bu davayı bitirmeye benim ömrüm yetmedi, umarım senin ömrün yeter," diyerek espri yaptığını aktardı.

Davanın açılma gerekçeleri arasında, Çakırcaali Mahallesi'nde kadastro çalışmaları sırasında yapılan bir hata yatıyor. Hüseyin Uzan, dedesinin haklarını korumak amacıyla dava açmıştı. Davanın bu kadar uzun sürmesinin sebeplerinden biri, arazi büyüklüğü ve taraf sayısının fazlalığıydı. Ayrıca, dava açan kişilerin vefat etmesiyle birçok mirasçının sürece dahil olması da uzatıcı bir faktör oldu.

Bu tarihi davanın sonunda olumsuz bir sonuç alınmamış olması, Uzan ailesi için büyük bir umut ışığı oldu. Avukat Rasim Buğra Çetin, "Daha önce bu davayı takip eden Mustafa Yıldırım, 55 yıl boyunca büyük bir özveriyle çalıştı. Ne yazık ki, bu davanın sonuçlanmasını göremedi. Ancak mesele çözüm buldu ve 71 yıl sonra müvekkillerim adına olumlu bir karar verildi. Bu, sadece bir dava değil, aynı zamanda adaletin tecellisi açısından da çok önemli bir zaferdir!" sözleriyle durumu özetledi.

Ayrıca, bu süreçte yaşananları ve uzun yargı süreçlerini göz önünde bulundurduğumuzda, Türkiye'deki hukuki sorunların çözümünde ne kadar önemli adımlar atıldığını görmek mümkün. Uzun süren davaların adalet mücadelesine nasıl etki ettiğini ve davaların neden bu kadar uzadığını ebeveynlerimizden ve yakınlarımızdan sıkça duyduğumuz hikayelerle de pekiştiriyoruz.